● PARİS – DÜNYA

Avrupa Kalite Ödülü’nü Beko aldı. Koç Topluluğu kuruluşu olan Beko, “büyük bir gruba bağlı, küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ)” dalında 1998 Avrupa Kalite Ödülü’nün sahibi oldu. Büyük firmalar dalında yarışan Netaş’a ise özel başarı ödülü verildi. Böylece Netaş bu ödülü üçüncü kez almış oldu.

Paris Kongre Sarayı’nda yapılan toplantıyla açıklanan ve büyük işletmeler dalında ünlü İngiliz kargo şirketi TNT’nin ödül aldığı bu dalda Netaş ve Arçelik de 9 finalist arasındaydı. İlk kez 1997 yılında başlatılan KOBİ dalında ödül uygulamasında ödülün geçen yılki sahibi Beksa olmuştu.
Avrupa Kalite Ödülü, küçük ve orta büyüklükteki işletmeler dalında iki ayrı bölümde verildi. Bu bölümde, Beko, büyük bir gruba bağlı, küçük ve orta büyüklükte işletmeler dalında Avrupa Kalite ödülünü alırken, küçük ve orta büyüklükteki bağımsız firmalar bölümünde ise Alman Otel şirketi Schindlerhof Avrupa Kalite Ödülü’ne layık görüldü.

Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı (EFQM) tarafından 1992 yılından buyana düzenlenen ve Paris’in ünlü Kongre Sarayı’nda yapılan kalite yarışması finaline, yaklaşık 2 bin firma temsilcisi, siyasetçi, iktisatçı ve kamu sektörü temsilcisi katıldı. Bu kapsamda düzenlenen Kalite Kongresi’nin bu yılki parolası ise “Dünya Pazarı İçin Mükemmellik ve İnsanlar İçin Kalite” oldu.

KalDer Başkanı Argüden: Bu ödülleri artan rekabet gücümüze borçluyuz

KaDler Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden, “Avrupa Kalite Ödülleri’ne abone olmamız, artan rekabet gücümüzün göstergesidir” dedi. Argüden, EFQM ödüllerinde Netaş, Beko ve Arçelik’in önce finale kalması, ardından Netaş ve Beko’nun ödüller alması ile Türkiye’nin son üç yılda Avrupa’da ençok kalite ödülü alan ülke konumuna geldiğini vurgulayarak, bunun ileriki yıllarda alınacak ödüllerin habercisi olduğunu söyledi. Argüden “Ulu- sal kalkınma tarihinin 75 yıl olduğu düşünülürse, ülkemizin “kalite” yolculuğunun henüz başlarda olduğunu söyleyebiliriz. Kalite yarışına güçlü rakiplerinin bir ölçüde gerisinden başlayan Türk sanayii, kısa zamanda önemli bir yol kat etti” şeklinde konuştu.

Dünya Gazetesi – 1998


Pritt, Türkiye kalem iddialı girdi

Kırtasiye sektörüne yönelik çeşitli ürünleri ile pazarda yer alan Henkel’in dünyaca ünlü markası Pritt, şimdi de kalemlerini tüketicinin beğenisine sunuyor. Ofis kullanımına yönelik çeşitleriyle portföyünü genişleten Pritt, ilk kez Türk tüketicisine sunulacak kalem grubuyla pazara iddialı giriyor. Pritt’in yeni ürün grubunda iğne uçlu ve bilye uçlu kalem, boardmarker, permanent marker, OHP marker, highlighter ve dolmakalem bulunuyor. Pritt Marka Müdürü Kamer Yüksel, “Dünya kırtasiye pazarı büyüklüğü 41.8 milyar Euro. Kalem gurubu ise düzelticiler dahil bu pazarın yüzde 6.3’ünü oluşturuyor. Türkiye kalem pazarının büyüklüğünü ise 170 milyon Euro olarak tahmin ediyoruz. Henkel olarak ilk defa bu pazara giriyoruz. Biz yeni Pritt kalem grubuyla kısa vadede bu pazarın 70 milyon Euro’luk dilimini hedefliyoruz ve kısa sürede de bu segmentte pazar lideri olacağımıza inanıyoruz” dedi.

Beş yıldızlı formülü ile yenilenen Ariel ürün ailesi ile çamaşırlar artık beş yıldızlı temizliğe kavuşuyor. Yeni Ariel 5 yıldız, üstün formülü ile yemek lekelerinin yanı sıra toz, toprak gibi tanecikli ve kurumuş lekeleri de rahatlıkla temizliyor. Ürün, 2.5, 7.5 ve 10 kilogramlık paketler halinde tüketiciye sunuluyor.

Dünya Gazetesi – 2006


Ekonomik sıkıntılara karşın yatırım Metro’dan İzmir’e hipermarket

● İZMİR – DÜNYA

Ekonomik sıkıntılara karşın, İzmir’de bazı kuruluşlar yatırım yapmaya devam ediyor.
Uluslararası düzeyde faaliyet gösteren Metro Mağazalar Zinciri de İzmir’de hipermarket açmak için çalışmalarını hızlandırdı. Bugüne kadar Türkiye’de 2.5 trilyon liranın üzerinde yatırım yaptıklarını hatırlatan Metro Alışveriş Hizmetleri A.Ş. Genel Müdürü Dr. Tahsin Pamir şunları söyledi:
“Türkiye’deki yatırımlara devam edeceğiz. İstanbul’da üçüncü mağazanın planlaması yapıldı.

Öncelikle İzmir’de sonra da Türkiye’nin sanayi ve ticaret, turistik ağırlığı olan illerde Metro mağazaları açacağız. İzmir bizim açımızdan son derece önemli bir merkez. Bugüne kadar bin 300 kişiye iş imkânı sağladık. Her yeni mağazamızda 200-300 kişinin istihdam edileceği düşünülürse başta İzmir olmak üzere diğer mağazalarımızın ülke ekonomisine katkısı daha iyi anlaşılacaktır.”
Ege Bölgesi’ndeki 99 işadamının ortaklaşa kurdukları ve daha sonra Belçika firması GİB Grubu’nun da ortağı olduğu Kitla Pazarlama A.Ş. ilk hipermarketini açmaya hazırlanıyor. KİPA Murahhas üyesi Ahmet Pristina, “Avrupa ve Türkiye’de perakende Ticaret Trendleri konularında İzmirli işadamlarına bilgi vereceklerini, söyledi. KİPA ile iş yapmak isteyen firmalarla ikili görüşmeler yapılacağını da hatırlatan Ahmet Priştina İzmir’e çok önemli bir yatırım kazandırdıklarını vurguladı. KİPA’nın ilk hipermarketini yakında Bornova’da açacağını ve daha sonrada yatırımlara aralıksız devam edeceklerini belirten Ahmet Priştina sektöre yeni bir bakış açısı ve rekabet ortamı getireceklerini sözlerine ekledi.

2.5 trilyonluk yatırım

Uluslararası düzeyde faaliyet gösteren Metro, İzmir’de hipermarket açmak için çalışmalara başladı. Bugüne kadar 2.5 trilyon liranın üzerinde Türkiye’de yatırım yaptıklarını belirten Metro Alışveriş Hizmetleri A.Ş. Genel Müdürü Tahsin Pamir, “Türkiye’de yatırımlara devam edeceğiz. İstanbul’daki mağazanın planlaması yapıldı” dedi.

Ege’deki 99 İşadamının kurduğu, daha sonra Belçika firması GİB Grubu’nun da ortağı olduğu Kitla Pazarlama A.Ş.’de İzmir’de ilk hipermarketini açmak üzere hazırlıklarını sürdürüyor.

Dünya Gazetesi – 1994


BMC 1981’de 2 milyon dolarlık traktör ihraç etti

● İZMİR – DÜNYA

BMC 1981 yılında gerçekleştirdiği ihracattan 2 milyon dolarlık döviz girdisi sağladı. BMC Genel Müdürü Ziya Özkan, “Hedefimiz ürünlerimizin kalitesini yükseltmek, modern dizaynlı araçlar yapmak ve ihracat rakamlarımızı arttırmaktır” dedi.

Geçen yıl ABD, İngiltere, Zaire, Zimbabwe ve Yeni Zelanda’ya 95 adet traktör, Batı Almanya’ya ise 31 bin 760 adet işlenmiş döküm fren kampanası ihraç ederek toplam 2 milyon dolar döviz, girdisi sağlayan BMC’nin bu yılki hedefinin “kendi kendini aşmak” olduğunu söyleyen Genel Müdür Ziya Özkan, şöyle konuştu:

“Bu yıl tevsii anlamında bir yatırım planımız yok. Nedeni de otomotiv sanayiinin genelde bir kriz içinde bulunmasıdır. Ancak, BMC olarak geçen yılki ihracat rakamlarını aşmak, ürünlerimizi modernize etmek dünya piyasası eşdeğerine ulaştırmak, kaliteyi yükseltmek ve modern dizaynlı araçlar üretmek çabasındayız.”

Dünya Gazetesi – 1982


Sabancı’dan Türkiye’nin ilk insansı robotu

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Öğretim Üyesi Kemalettin Erbatur liderliğindeki ekip, Türkiye’nin ilk insansı robotunu geliştirdi. SURALP (Sabancı Üniversitesi Robot Araştırmaları Laboratuar Platformu) adını taşıyan robot, kollarında, bacaklarında, boynunda ve gövdesinde olmak üzere toplamda 29 serbestlik derecesine sahip. Robot eğimi değişen yüzeylerde yürüyebiliyor, dengesi bozulduğunda elleri ile duvardan destek alabiliyor, kamera ve kuvvet algılayıcılarını kullanarak tuttuğu cisimlerin yerini değiştirebiliyor. SURALP dünyada en önde gelen insansı robotlardan biri olarak gösteriliyor ve insansı robot çalışmalarının kilometre taşlarından biri olarak kabul ediliyor.

Dünya Gazetesi – 2010


Isuzu’nun temeli atıldı

● İSTANBUL – DÜNYA

 

Gebze Şekerpınar köyünde, Anadolu Honda Fabrikası’nın yanında iki ayrı ünite olarak inşa edilecek Anadolu Isuzu kamyon ve otobüs fabrikalarının temelleri sessiz sedasız düzenlenen bir törenle atıldı.

50 milyon dolara mal olacak iki projeden kamyon fabrikası Haziran 1999, otobüs fabrikası ise Ağustos 1999 tarihinde üretime başlayacak. Anadolu Isuzu yetkilileri, bu iki üretim tesisinin, sadece Türkiye pazarı için değil, Avrupa ve dünya pazarları için de üretim yapacağını, Anadolu Isuzu tesislerinin Türkiye’nin dünyaya açılan yeni bir ihracat kapısı olacağını söylediler. Şirket yetkilileri iki üretim merkezinin 230 dönümlük alan üzerinde kurulacağını, fabrikaların kapalı alanlarının ise 70 bin metre kare olacağını ifade ettiler.

Dünya Gazetesi – 1998


Eti Gıda ürünlerini 66 ülkeye ihraç ediyor

● Fulya ÖZTÜRK – İSTANBUL

Eti Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ Üretim Planlama ve Kontrol Müdürü ve Toplam Verimlilik Yöntemi Sorumlusu Halil Gürkan Arıkan, 3 bin 126 çalışanla faaliyet gösteren, yıllık 120 bin tonun üzerinde üretim hacmi bulunan Eti’nin 66 ülkeye yaptığı ihracatın yıllık satışlarının yüzde 13’ünü oluşturduğunu belirtti.

Eti’nin ilk kez sanayi tipi kek üretimine başladığı 1983 yılında Verimli Gelişme ve Uluslararası İşbirliği dalında verilen ‘Altın Merküri’ ödülünü aldığını vurgulayan An- kan, şirketin, 1996 yılında da Türkiye’nin bisküvi sektöründeki ilk `ISO 9002′ belgesini aldığını ifade etti. Arıkan, şunları söyledi: “Eti, tüketiciden gelen yoğun talep doğrultusunda 2003 yılının son çeyreğinde faaliyet alanını kendi uzmanlık alanına paralel olarak genişleterek çikolata sektörüne girme kararı aldı. 20 milyon dolarlık teknik yatırımın yanı sıra araştırma-geliştir- me ve insan kaynakları yatırımı da yaparak, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde yeni bir fabrika kurdu.” Teknolojinin gıda sektöründeki yeri hakkında bilgi veren Arıkan, “Günümüzde bisküvi ve çikolata pazarında tüketicinin kalite beklentisinin sürekli arttığını söyleyebiliriz. Sektöründe tüketici için çok ince farklar yaratan tat farklılıkları elzemdir” diye konuştu.

Dünya Gazetesi – 2006


Sodexho Türkiye Fransızlar’a öncülük ediyor

● Necla YILMAZ

Toplu yemek hizmetinde dünya lideri olan Sodexho’nun yaklaşık 5 yıl önce Fransa’da başlattığı farklı alanlara hizmet verme stratejisi kapsamında turizm sektörüne hizmet vermeye başlayan Sodexho Türkiye, 76 ülkedeki Sodexho şirketlerine de örnek oldu. 1992 yılında ülkemizde faaliyete başlayan ve geçen yıl otellere ön büro hizmetleri dışındaki tüm konularda hizmet vermeye başlayan Sodexho Türkiye, turizm sektöründe büyümeyi hedefliyor.

Sodexho Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Eşref Hamamcıoğlu, geçen yıl cirosu 12 milyar Euro olan Sodexho’nun Türkiye’deki cirosu ise 50 milyon Euro olduğunu söyledi. Her yıl yüzde 25 oranında büyümeyi hedefleyen Sodexho Türkiye’nin, Türkiye üzerinden Bulgaristan, Romanya ve Yunanistan’a da hizmet vermek için görüşmelerinin sürdüğünü ifade etti.

Türkiye’de faaliyete başladıklarında Sodexho’nun 68 ülkede yeraldığını anlatan Hamamcıoğlu, “Şu anda ise 76 ülkede var. Ancak Sodexho Türkiye’de çok iyi bir gelişim gösterdi. Özellikle yenilikleri ana firmaya güç kattı. Bu nedenle şu anda Bulgaristan, Romanya ve Yunanistan gibi komşu ülkelerin Türkiye’ye bağlanması konusunda görüşmeler yapıyoruz” dedi. Türkiye’de halen günde 140 bin kişiye hizmet verdiklerini kaydeden Hamamcıoğlu, “Halen 116 müşterimiz var. Ancak bu sayı her geçen gün artıyor. 1 Şubat tarihi itibariyle İskenderun Demir Çelik Fabrikaları’na da toplu yemek hizmeti vermeye başlayacağız. Şu anda Türkiye’de piyasa lideriyiz. Hedefimiz bunu devam ettirmek. Bu amaçla da her yıl olduğu gibi bu yıl da tüm göstergelerimizde yüz de 25 oranında büyümeyi hedefliyoruz” diye konuştu.

Dünyaya örnek oldu

Sodexho’nun 5 yıl önce Fransa’da başlattığı hizmet çeşitliliğine Türkiye Sodexho olarak turizm sektörünü kattıklarını kaydeden Hamamcıoğlu, şunları söyledi:

“Kurumların artık kendi ana faaliyet alanlarına konsantre olarak işlerinin akışı sırasında yapılması gereken tüm çerçeve hizmetlerinin bu işlerde uzmanlaşmış kişi ve kuruluşlara emanet etme ihtiyacını gören Sodexho, hizmet sektöründeki tecrübesini bu alanda da değerlendirmeye karar verdi. Sodexho’nun vermeyi taahhüt ettiği tüm bu hizmetler aslında değişik kuruluşlar tarafından ayrı ayrı verilebiliyor. Dileyen kurum tüm bu hizmetleri tek tek “outsourcing” yöntemi ile alabiliyor. Sodexho’nun öncülüğünü başlattığı sistem ise tüm bu hizmetleri tek bir çatı altında toplayarak kurumu sadece bir sorumlu ile muhatap kalıyor. Sodexho Türkiye olarak geçtiğimiz yıl turizm sektörüne bu yönde hizmet vermeye başladık. Şu anda toplam 14 bin yatak kapasiteli 11 otele hizmet veriyoruz. Yaz sezonuna kadar 4 otel ile daha anlaşmayı planlıyoruz.”

Dünya Gazetesi – 2005

Kaynak URL