Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer BOLAT
Dünyamızın iki kutuplu dünyanın çarklıları içerisinde yolunu çizmeye çabaladığı bir süreçte medya eko sistemine katkı yapmak amacıyla kurulan DÜNYA Gazetesi’nin hikayesi, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomi alanında yeni ve kapsamlı adımlar atmaya başladığı bir döneme denk geliyor. 24 Ocak 1980 ekonomi kararları ile ekonomide dönüşüme ilişkin önemli yapısal kararlar alınırken, Türk ekonomisinin dışa açılması noktasında da ilk önemli adımlar atılıyordu.
Küresel ekonomide Türkiye, basında ise DÜNYA öne çıkıyordu
Türkiye’nin küresel ekonominin önemli bir üyesi haline gelmeye başladığı bu süreçte, ekonomi haberciliği de büyük bir önem kazanmaya başlamıştır. Böylesi bir dönemde ekonomi haberciliğinde katkısı ile de öne çıkacak olan DÜNYA Gazetesi, başta ekonomi haberciliği alanında ki faaliyetleri olmak üzere yazılı medyadaki haberleri ve katkıları ile Türkiye medya ekosisteminin önemli bir parçası oldu. DÜNYA Gazetesi, Türkiye’nin ekonomi ve ticari alanda yaşadığı dönüşümün de en büyük tanıklarından biri konumunda bulunmasıyla ayrı bir öneme sahip. Özellikle AK Parti’nin iktidara gelmesinin ardından Türkiye’de başlayan yeni dönem, sosyo-ekonomik alanda önemli bir dönüşü mü de beraberinde getirdi. Türkiye, kısa süre içerisinde 2001 krizinin yaralarını sararken, ticari ve ekonomik alanları da kap sayan çok boyutlu bir dönüşüm programını da hayata geçirdi.
Dış ticaret hacmindeki seyir başarıyı doğruluyor
Makroekonomik istikrarın sağlanması, küresel ekonomi ye entegrasyon ve küresel ticaret ağını güçlendirmesi ile birlikte Türkiye’nin dış ticaret hacminde de önemli bir artış yaşanmaya başladı. Farklı bir ifadeyle buradaki seyir başarının tesadüf olmadığını gösteriyor. 2002 yılında 71,5 milyar dolar olan dış ticaret hacmi, 2024 yılında 277 milyar dolara ulaştı. Bu artışı anlamlı kılan en önemli değişken ise ihracat alanında yaşanan dönüşüm ve ihracat yapılan ülke sayısında yaşanan artıştı. Ülkemizin bu başarısı hiç şüphesiz üretim ve istihdam alanına da yansımış ve hizmetler ile sanayi sektörlerinin ekonomi içerisindeki payı ve etkisi güçlenmeye başladı. Bu durum istihdam oranına da yansımış ve iş gücün de olumlu bir artış yaşandı. Sektörlerimizde yaşanan değişim ve ekonomi alanında artan verimlilik, ülkemizin orta ve uzun vadeli planlamalarına da olumlu yansıdı. Nitekim, Arap Baharı ile birlikte bölgemizde ve küresel alan da yaşanan zorluklar, çatışmalar, artan ticaret savaşları, pandemi nin etkileri, ülkemizi hedef alan terör ve darbe girişimleri, Rusya-Ukrayna krizinin etkileri ve asrın felaketinin yol açtığı yaralara rağmen Türkiye ekonomisi istikametini muhafaza etti ve Türkiye büyümeyi sürdürdü.
Türkiye Yüzyılı vizyonu
Türkiye, bugün Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde ortaya koyduğu Türkiye Yüzyılı vizyonu eksenin de yatırımı, üretimi, istihdamı ve ihracatı artırma; dış ticaret açığı ile cari açığı sürdürülebilir şekilde azaltma hedefi doğrultusunda emin adımlarla yoluna devam ediyor. Nitekim son dönemde ekonomik büyümemizde de mal ve hizmetler ihracatının önemli bir payı bulunuyor. 2002 yılından bu yana istikrarlı bir şekilde artan ihracatımız, 2002 yılındaki 36,1 milyar dolar seviyesinden, 2025 Ocak ayı itibariyle 263 milyar dolara yükselmiştir. 2024 yılını rekorlarla tamamlayan Türkiye, son bir yıl içerisinde mal ihracatını yüzde 2,6 artırarak 6,7 milyar dolarlık net artış sağladı. İhracatta yakaladığımız bu ivmelenme sayesinde, ülkemiz ekonomisine geniş bir yelpazede katkı sağladık. İhracat artışının istihdam ve üretim artışından döviz girişine, cari dengeye ve istikrarlı büyümeye kadar pek çok alanda olumlu etkileri söz konusu.
17 çeyrektir kesintisiz büyüme sağlamamız önemli
2024 yılı üçüncü çeyrek sonuçları itibariyle, 17 çeyrektir kesintisiz bir şekilde büyüme kaydeden Türkiye ekonomisinin, ekonomik büyüklüğünün de yıllıklandırılmış bazda 1 trilyon 260 milyar dolara ulaşması da ülkemizin doğru yolda olduğunu gösteriyor. Nitekim mal ve hizmetler ihracatında yakaladığımız başa rılar, 1,9 puanlık bir katkı ile ülkemizin ekonomik büyümesinde de önemli bir paya sahip oldu. 2024 yılı üçüncü çeyreği itibariyle, ülkemizin küresel ihracattaki payı nı da yüzde 1,08’e yükselttik. OVP çerçevesinde attığımız adımlar sayesinde makro ekonomik istikrarın sağlanması ve dezenflasyon sürecinde önemli bir ivme yakalayan Türkiye, OVP ve 12. Kalkınma Planları doğrultusunda da yeni hedefler de belirledi. Türkiye olarak en önemli ve öncelikli hedefimiz; 2028 yılına kadar küresel mal ihracatındaki payımızı yüzde 1,3’e, KOBİ’lerin ihracattaki payını yüzde 32’ye, e-ihracatın toplam ihracattaki payını yüzde 10’a ve yüksek ile orta-yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payını yüzde 49,5’a yükseltmek olacak.
Daha yüksek hedefler için önemli bulgulara sahibiz
Tüm bu gelişmeler Türkiye’nin doğru yolda ilerlediğini, belirlediği hedeflere uygun hareket ettiğini ve daha üst hedefler belirleme noktasında kararlılıkla yoluna devam etmesi için önemli bulgular sunduğunu gösteriyor. Bugünkü Türkiye, 2002 yılındaki Türkiye’den çok farklı bir nokta da. Yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı politikaları, teknoloji ve yenilikçi/Arge merkezli girişimleri ile yeni bir aşamaya geçmiş durumda. Türkiye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde her alan da güçlenmeye ve küresel alanda rekabet edebilecek bir aktör haline gelmeye devam ederken, bu dönüşümün en büyük tanıklarından biri de DÜNYA Gazetesi oldu.
Serbest piyasa ekonomisine entegre olmaya çalıştığı 1980’li yıllardan bugüne kapasite ve kabiliyetlerini arttıran Türkiye, bugün artık üst bir lige çıkmanın çabası içerisinde. DÜNYA Gazetesi’nin 45 yıllık mazisinin sayfaları arasında bu değişim ve dönüşüm hikayesinin ve Türkiye’nin kat ettiği yolun izdüşümlerini bulmak mümkün. Büyük ve güçlü Türkiye’nin bir başka ifade ile Türkiye Yüzyılının inşasını sürdürürken, medyamızın hakikati merkeze alan çabasının da ül kemizin gücüne güç katacağı bir gerçektir. 45 yıllık geçmişi ile Türkiye’nin önemli bir ekonomi mecrası olan DÜNYA Gazetesinin kuruluş yıldönümü tebrik ediyor, ekonomi haberciliği ekosistemindeki faaliyetlerinde başarılar diliyorum.