Apple servetini nasıl Çin’e emanet etti?

2007 yılında Nokia’nın tam 900 milyon kullanıcısı vardı. Şirket, pazarı o kadar domine ediyordu ki, Forbes dergisinde, “Cep telefonu kralını yakalayabilecek biri var mı?” diye bir analiz yayınlanmıştı. Aynı yıl, Apple iPhone’u tanıttı.

16 yıl ve 1.2 milyar kullanıcıya ulaştıktan sonra, Fin şirketinin iPhone tarafından nasıl gafil avlandığının hikayesini hepimiz biliyoruz. Nokia, Steve Jobs’un vizyonu ve tasarım dahisi Jony Ive’la mücadele edecek yeterli software aklına sahip değildi.

Çok dokunuşlu ve tam ekran özelliklerinden oluşan ön cephesi, Apple’ın tek avantajı değildi kuşkusuz. Apple, daha iPhone satışa çıkmadığı dönemde bile, software ve üretim konularında Nokia’ya üstünlük sağlıyordu. Apple, o günlerde, Çin ve onun imalat sektörü üzerine önemli bir kumar oynuyordu.

Aradaki bağ kopmaz

Tedarik zinciri araştırmacısı Kevin O’Marah, 2007 yılı ortasında, Apple’ın sıfırdan dünyanın en iyi kurumsal şirketlerinin tedarik zincirlerinin sıralandığı “Top 25” listesinde ikinci sıraya oturduğunda nasıl şaşırdığını bugünmüş gibi hatırlıyor. O’Marah, “Herkes şok olmuştu” diyor.

Sonraki 7 yılda da Apple aynı listede birinciliği korudu. Şirket hem kendisini jeopolitik gerilimlerin ortasına yerleştirmiş hem de dünyanın en değerli şirketi olmuştu. Herkes, “Apple üretimi Çin’e ‘outsource’ ediyor” diye düşünürken; O’Marah bunun böyle olmadığını fark edenler arasındaydı. O’Marah’a göre Apple, şirketin tüm servetini/geleceğini Çin’e bağladığı karışık bir tedarik ve üretim merkezi kurmaya başlıyordu. Ve bu bağ, öyle kolay kolay da çözülecek gibi değildi…

Sonraki 15 yılda, Apple üst düzey üretim mühendisleriyle tasarımcılarını Çin’e gönderdi ve fabrikalarda aylarca kalmasını sağladı. Apple çalışanları üretimin her safhasını tüm detaylarıyla öğreniyordu. Aynı Apple kendisine özel cihazlar üretmek için milyarlarca dolar harcadı. Bu uğurda şirketi de ülkeyi (Çin) de dönüştürdüler. O’Marah bu konuyla ilgili, “Çin’in bugün sahip olduğu teknolojik yeterlilik, Apple’ı da içine alan yerel üretim liderliğinden kaynaklanmıyor. O teknolojik yeterlilik, Apple ürününün oraya gitmesiyle sağlandı” diyor.

Samsung, Çin’den çıktı

İşte tüm bu operasyonlar, gösterişsiz bir karakter olan Operasyon Müdürü Tim Cook’un, CEO’luk görevini 2011’de Steve Jobs’un devralmasına neden oldu. Çünkü, Apple’ın üretimini ABD’den Çin’e taşıyan Cook’tu.

Hoş, bu başarı hikayesi, Apple’ın en büyük kırılganlığına da neden oldu: Bağımsızlığını tek bir ülkeye, Çin’e, gittikçe otoriter olan Başkan Şi Cinping’in ülkesine bağlamıştı…

Şu anda iPhone, Airpod, Mac ve iPad’lerin yüzde 95’i, Apple’ın toplam gelirinin beşte birini kazandığı Çin’de üretiliyor. (Apple’ın geçen yılki toplam kazancı 74 milyar dolardı.)

Apple’ın en büyük rakibi Samsung, Çin’deki üretimini 2019’da durdurdu. Oysa Apple, Washington ile Pekin arasındaki rekabetin arttığı yıllarda bile Çin’e yatırımlarını artırıyordu.

Stok malları ‘asıl bela’

Cook, bugünlerde yatırımcılar ve ABD’li politikacıların “Çin’den ayrıl. Üretimi Vietnam ve Hindistan’a çek” baskısını yaşıyor. Apple bu iddialarla ilgili henüz bir açıklama yapmazken; aralarında eski Apple çalışanlarının da olduğu 25 ünlü tedarik zinciri uzmanıyla yapılan röportajlar şunu gösterdi: “Apple’ın [Çin’den] çıkmak için çok çok az nedeni var. Hele ki, kısa vadede çıkmak için hiçbir nedeni yok.”

Üretimini Çin’e teslim eden ilk bilgisayar şirketi Apple değil. Cook, şirkete operasyon müdürü atandığı 1998 yılında, HP ve Compaq zaten Çin’deydi. Apple’ın farkı, fırsatları en iyi şekilde değerlendirmesiydi. Ürünleri özel tasarım olmayan parçaları birleştirip üreteceğine, özel parçalar tasarladı ve üretti.

2007 yılı tedarik zinciri listesine bakarsanız, P&G, Toyota ve Walmart’ın, Apple’ın iki katı olduğunu görürsünüz. Ancak envanter tedavül hızına bakarsanız, fark edersiniz ki, Apple kendi ligini çoktan oluşturmuştu. Çünkü Cook, stoktaki malları “asıl bela” olarak görüyordu. Ona göre, elektronik eşyalar da süt ürünleri gibiydi, rafta durdukça bozulurdu! Sonuçlar da onu haklı çıkarıyordu… Apple’ın artık Nokia’dan 2.5 kat, Coca-Cola’dan da 12 kat daha iyi envanter dönüşü vardı.

En büyük alternatifler Hindistan, Vietnam

Apple, 2008 yılında “yekpare,” yani çok parçadan oluşan değil, tek parça olan dizüstü bilgisayar MacBook Pro’yu üretti. Bunu yaparken, tanesi binlerce dolar olan CNC cihazlarını kullandılar. Üç eski Apple çalışanının anlattığına göre şirket, Steve Jobs’un “notebook üretiminde yeni yol bulduk” dediği seri üretim için tam 10 bin CNC cihazı satın aldı.

Üç çalışandan biri bakın ne diyor: “O dönem dünyada bu kadar CNC cihazı yoktu. 2009 itibarıyla katlanarak büyüdük. Günde 10 bin parça üretmeyle başladık. Sonra 100 bin… Sonra 500 bin… Sonra 1 milyon. Anlayacağınız gibi, para mevzu bahis değildi.”

Bloomberg’e göre, Çin bugün akıllı telefon imalat pazarının yüzde 70’ine sahip. 2021’de ülkedeki ISO 9001 belgeli tedarikçi şirket sayısı 426 bin 716’ydı. Farkı daha iyi anlamak şunu söylemek gerekir: ISO 9001’li şirket sayısı Hindistan’da 36 bin 505, ABD’de 25 bin 561’di. Bu düzen de global ekonominin yeniden şekillenmesini sağladı.

Apple, bugün Çin’de 14 bin kişiye istihdam sağlıyor. Peki, Çin’e yeni rakip çıkabilir mi? Bu ülke, İngilizce konuşulan ve Çin gibi jeopolitik riskler içermeyen Hindistan olabilir. Çin’e nazaran ücretlerin yarı yarıya olduğu Vietnam da bir diğer alternatif.

Bloomberg analisti Woo-Jin Ho’ya göre Apple, üretiminin yüzde 10’unu, belki de 20’sini 2030 yılı gibi Çin dışına taşıyabilir. Ho, Apple-Çin bağıyla ilgili şu özeti yaptı: “Çin’deki akıllı telefon merkezlerinin sağladığı ortama bakar mısınız? Onların sunduğunun aynısını kim verecek, ben de bilmiyorum.”

Kaynak URL