Brüksel
Mustafa, AB ile Filistin arasında yapılan ilk Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı’nın bitiminde gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Lüksemburg’da yapılan toplantının verimli geçtiğini belirten Mustafa, şöyle konuştu:
“İsrail, Gazze’de 50 binden fazla Filistinliyi öldürdü. Batı Şeria’da tüm mahalleler harabe halinde, kitlesel yerinden edilmeler ve toprak gaspı hızlanıyor. Şahit olduğumuz şey sadece bir savaş değil, bir halkı ve bir davayı silme girişimi. Buraya suçlamada bulunmak için gelmedik. Uluslararası toplumdan açıklık talep etmeye geldik. Hesap sorulmadan kalıcı bir barış olamaz. İsrail, Gazze’de işlenen suçlardan ve hem Gazze’de hem de Batı Şeria’da giderek artarak devam eden uluslararası hukuk ihlallerinden sorumlu tutulmalıdır. Sessizlik veya gecikme sadece cezasızlığa ilham verir.”
Mustafa, AB ile ateşkesin uygulanması, insani yardımların girmesi ve Gazze’nin yeniden inşa edilmesi konularını görüştüğünü dile getirerek, Arap Planı’nın net bir yol haritası sunduğunu ifade etti.
Filistin Başbakanı, “Filistin yönetimini mali, politik ve başka şekillerde zayıflatmaya yönelik sürekli girişimler sadece Filistinliler olarak bizi değil, aynı zamanda bölgesel istikrarı da tehdit ediyor.” dedi.
Filistin devletini tanıma çağrısı
Filistin devletini tanıyan AB ülkelerine teşekkür eden Mustafa, toplantıda diğer ülkelerden de aynı şeyi yapmalarını talep ettiğini söyledi.
Mustafa, Gazze’deki savaş, Batı Şeria’daki yerinden edilme, ekonomik kuşatma, mali abluka, yasa dışı yerleşim faaliyetleri, yerleşimci şiddeti gibi eylemlerle bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını engellemeyi hedeflediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Bence bugün bu toplantının söylediği şey, dünyanın, Avrupa’nın İsrail ile hemfikir olmadığı. Avrupa, dünyadaki birçok ülke ve kurum gibi Filistinlilerin kendi kaderlerini tayin edebilmeleri, kendi bağımsız devletlerini kurabilmeleri, özgürlük ve hürriyet içinde yaşayabilmeleri, onurlu bir hayat yaşayabilmeleri ve Akdeniz’de iyi bir komşu olabilmeleri için bağımsız bir Filistin devleti istediklerini söylüyor. Biz bunda kararlıyız. Onlar da bunda kararlı. Bu yüzden bu ortaklık çok önemli. Filistin halkı için bir umut kaynağı.”
Toplam 149 ülkenin ve 11 AB ülkesinin Filistin devletini tanıdığını belirten Mustafa, “AB’nin bazı kilit üyelerinden yakın gelecekte Filistin devletini tanımayı ciddi şekilde değerlendirme istekleri hakkında cesaretlendirici yorumlar duyduk. Bence ne kadar erken olursa o kadar iyi. Ancak bence bazıları bu duyuruyu yapmak için 17 Haziran’da New York’ta düzenlenecek Uluslararası Barış Konferansı’nı bekliyor. Ancak ülkeleri bunu mümkün olan en kısa sürede yapmaya teşvik ediyoruz. Bu, bölgede barışa giden yolu hızlandırabilir ve oyun alanını eşitleyebilir.” tespitinde bulundu.