Enerji dönüşümde yeni nesil teknolojiler

Özyeğin Üniversitesi Enerji, Çevre &Ekonomi Merkezi Direktörü Prof. Dr. Pınar Mengüç Bloomberg HT’de yayınlanan Elektrik 4.0 programında yeni nesil teknolojiler ve teknolojilerin topluma adaptasyonu hakkında konuştu.

Bloomberg HT’de yayınlanan Elektrik 4.0’ın bu haftaki konuğu Özyeğin Üniversitesi Enerji, Çevre &Ekonomi Merkezi Direktörü Prof. Dr. Pınar Mengüç oldu.

Prof. Dr. Pınar Mengüç enerji dönüşümde yeni nesil teknolojiler hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Mengüç Türkiye’de halen fosil yakıtların oranının çok yüksek olduğunu ve elektrikte yeni nesil teknolojilerin ilk önce topluma adaptasyonunun sağlanması gerektiğini, bunun psikolojik ve sosyolojik bir olay olduğunun altını çizdi.

“Türkiye’de fosil yakıtların oranı fazla, kolay kolay değişmeyecektir”

Mengüç’ün açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:

Yeni teknolojiler Türkiye’yi ne kadar etkileyecek?” bütün bunlara bakmamız ve ondan sonra yeni nesil mühendisleri teknisyenleri nasıl eğitmemiz gerekiyor diye düşünmemiz lazım. Enerji açısından bakarsak elektriğin önemi daha da artıyor. Elektriğin daha temizi tercih ediliyor ve elektriği üretmesi çok kolay değil. Elektriği üretmekteki teknolojiler dünya kadar değişen teknolojiler bunların her birinin kendisinin problemlere sebep olmaması gerekiyor. Yapılacak inovasyonların her anlamda olması gerekiyor ve yeni teknolojilerin, yeni kavramların yavaş yavaş topluma nasıl işleyebileceği üzerine düşünülmesi gerekiyor. 2050 yılında %100 yenilenebilir enerji nasıl geçeriz diye konuşuluyor ama Türkiye’de fosil yakıtlar yüzde 86-88 civarında hala çok büyük ve kolay kolay da değişmeyecek bunun değişmesi için bizim tamamen düşünce şeklimizi değiştirmemiz gerekiyor. Şu anda en çok enerji harcadığımız yer endüstride; çelik üretimi, çimento üretimi hatta tarımda kullandığımız amonyak üretimi ve plastik üretiminde, bunların her birinin altında yepyeni düşünceler, yepyeni inovasyonlar var. Plastiğin yerine geçecek olan da var, tarımı başka türlü etkileyecek kavramlar var bununla birlikte elektrikli arabalar var, en yeni enerji santralleri var. Bunların endüstri tarafında adaptasyonu var. Bütün bunları neden yapıyoruz iklim değişikliğinin etkisini görüyoruz. Bizim karbon fosil yakıt gibi kavramlardan yavaş yavaş uzak durmamız gerekiyor.

“Topluma adaptasyonu çok önemli”

Son zamanlarda enerji anlamında yaşanan olayları da değerlendiren Mengüç, “Ukrayna ve Rusya savaşı dünyanın aslında birine ne kadar bağlı olduğunu gösterdi. Bizim dışarıdan hem enerji almamız gerektiğini, hem de gıdayı sadece Türkiye olarak değil gıdayı Ukrayna’dan alan grupları düşünün aldıklarının yerine başka bir şeyin gelmesi kolay değil. Enerjinin de yerine başka bir şeyin gelmesi kolay değil. Onun için uzun zamanlı bir planlama gerekiyor. Türkiye son 15 yıldır oldukça ilerledi, ama şu an bile bizim güneş ve rüzgârda elde ettiğimiz enerji miktarı toplamın içinde yüzde 10-12 civarında. Jeotermal de birlikte bu civarda olan bir şeyi birden hızlandırmak kolay değil. Rüzgâr ve güneş kullanırken bunları yaymamız lazım ya yayarken de başka alanları kullanmamız lazım alanların bir kısmının tarım alanları olması söz konusu bizim sadece ulaştırmada kullandığımız enerjiye bakarsınız, Türkiye’nin yüzde 17’si ulaşıma gidiyor ulaşımdaki enerjiye gidiyor. Ulaşımdaki araçların ne kadarı elektrikli derseniz bu yüzde 1’in altında bunu daha yukarı çıkartmak için burada daha fazla şarj edilebileceğiniz alt yapının olması gerekiyor bunun topluma geçmesi insanların kullanmaya başlaması adaptasyon işi bu da tam olarak sosyal ve psikolojik bir olay” dedi.

“Türkiye’de enerji verimliliğine büyük katkı sağladık”

Mengüç son olarak Enerji, Çevre ve Ekonomi Merkezi (EÇEM) isimde kurdukları merkez ve Nano’dan Giga’ya adlı kitabından bahsederek şunları söyledi:

EÇEM’i yaklaşık 12 yıl önce kurduk. O zamandan beri değişik olaylara bakmaya başladık en son yazdığımız kitapta ismi “Nano’dan Giga’ya Araştırmalar ve Uygulamalar” buradan Nano’dan dememizin sebebi Nano boyuttaki araştırmalar bir yerden sonra yeni teknolojilerin daha etkin çalışabilmesi için olması gereken kavramları yani fiziksel kavramlar, fiziğin derinine giren kavramları çıkartmak için bunların yapılması lazım ki biz yeni gelen teknolojileri çok daha hızlı bir şekilde adapte edebilelim. Öbür taraftan Giga dememizin sebebi bizim yaptığımız birleştirici çalışmalarla kurtardığımız Gigaton mertebesindeki karbondioksit salınımı bu zamana kadar Avrupa Birliği projelerinden aldığımız fonlarla büyük bir grup kurduk yaklaşık 20 tane büyük proje aldık. Dünyanın her tarafından Avrupa Birliği’nden 3 milyon Euro civarında projelerimiz geldi. Enerji verimliliğine Türkiye’de büyük bir katkı verdiğimizi düşünüyorum. Son zamanlarda enerjinin fiyatının artması bizim yaptığımızı biraz daha öne çıkardı yaptıklarımıza sürdürülebilir olması lazım. Bizden sonra gelecek olan nesilleri de birleştirici olarak düşünen uygulamacıları da yetiştirmemiz lazım

“Pakistan’da yeni, modern bir şehir kuruluyor”

Pakistan’da büyük bir projeye başladık büyük bir şehir kuruluyor. Modern şehrin alt yapısını hem sürdürülebilirliğini bir şekilde tartışabiliyoruz. Çünkü şehir bundan 5-6 yıl sonra kurulduğu zaman dünyadaki en iyi örneklerinden birisi olmasını istiyorlar. Bunun için bize geliyor olmaları şimdiye kadar yaptıklarımızın yer bulduğunu göstergesi, bizim yaptığımız her şeyi tasarımla birlikte götürmemiz lazım. Tasarımda götürüyor olmak demek ise bizim sadece bir şeyleri alıp da birleştirip uygulamamız değil. Yani siz iklimlendirmeyi değiştirmek istiyorsanız bir binada bunun altındaki iklimlendirme sistemlerini de değiştirebilmelisiniz bizim merkezimiz merkezimizin en güçlü yanı bu oldu çünkü bizim altımızda mutlaka mühendisler çalışıyor fizikçiler çalışıyor.

Kaynak URL