Toplantıyı 15 dakikada bitirdi! Kılıçdaroğlu yazdıklarını tek tek okudu… "Alkış istemiyorum"


Son dakika haberi: CHP grup toplantısı, depremlerde yaşamlarını yitirenlerin anısına 2 dakikalık saygı duruşuyla başladı. Ardından Kemal Kılıçdaroğlu, kürsüye çıkarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasının başında, salondakilerden alkış istemediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Bugünkü konuşmamda ne söylesem diye uzun uzun düşündüm. Satır satır yazmaya karar verdim. 15 dakikalık bir konuşma olacak” dedi.

3

“YÜREĞİMİZDE ÇOK BÜYÜK YARALAR AÇILDI”

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:

  • Yarın belediye başkanlarımızla birlikte Defne’ye gideceğim. Olayları yeniden görmek, yaraları sarmak konusunda alınan aşamaları izlemek adına orada olacağım.

  • Çok fazla kaybımız var, yüreğimizde çok büyük yara açıldı.

“RÜYADA GİBİYDİK; NE GÖKYÜZÜ MAVİYDİ NE DE BULUTLAR VARDI”

  • Haberi aldığımda önce hepiniz gibi dehşete düştüm, sonra en iyisi hemen depremin olduğu bölgeye gitmek aklıma geldi. Aradım başkanlarımızı, ‘Kalkın gidiyoruz’ dedim. Hatay’a vardık. Gördüklerim nasıl anlatılır, inanın bilmiyorum. Rüyada gibiydik. Gördüğümüz, gerçek olamayacak kadar korkunç ve kâbustu. Ne gökyüzü maviydi ne de bulutlar vardı. Kadim şehirlerimizde ölümden başka hiçbir şey yoktu.

  • Bu ülkede her şeyi bölüştüler, acılar hariç. Yarın torunlarım soracaklar bana: Dede en zor zamanlarda nerede, ne yapıyordun? O an itibarıyla ben aynı Kemal değildim. ‘Erdoğan ile siyaset üstü hizalanmayı redddiyorum’ dedim.

2

“İKTİDARI DEĞİŞTİRMEKTEN ÇOK DAHA DERİN MESELELERİMİZ VAR”

  • O gece milletimize seslenmek istiyorum ama internet bağlantımız yok, saat gecenin 2’si. Bir şekilde çözüp seslendik. Ne düşünüyorsam söyledim. Şimdi yine buradan seslenmek istiyorum. Ey halkım, sevgili halkım, sen daha iyi olmayı hak etmiyor musun? Halkına hep hüzün ören bir ülkede yaşamaya devam mı edeceğiz? Cumhuriyet’imizin 2. yüzyılı daha iyi olmasın mı?

  • Gözyaşlarımızın gözlerini bulandırmasına izin vermeyelim. Bizim bir iktidarı değiştirmekten çok daha derin meselelerimiz var. İktidarı değiştireceğiz, orası kolay. Ama değişim bir iktidarı değişmekten büyük olmalı. Zihniyeti değişmedikçe bu sorunlarla hep karşılaşacağız. Bu ülkeyi enkaz altında bırakan düşünceyi kökünden kurutmamız lazım.

“BİZ SİYASİLER OY KAYBEDERİZ DİYE İMAR AFLARINA OY KALDIRIP İNDİRİYORUZ”

  • Dükkan kiralayan birkaç metre kazanmak için kolonları kesiyor. Deprem oluyor, komşu şehirlerde kiralar fırlıyor. Küçük büyük tüm fırsatçılara geçit veriliyor. Rant peşinde koşanlar bizi yönetiyor. Açgözlülere tahammül ediliyor.

  • İğneyi biraz da kendimize batırmak zorundayız. Siyasete giren kısa sürede ve anormal şekilde zenginleşiyor. Biz siyasiler de oy kaybederiz diye imar aflarına oy kaldırıp indiriyoruz. Sonra saraylılar çıkıp açıkça milleti tehdit ediyor, defter tutuyorlarmış. Zıvanadan çıktılar. Onlar bambaşka bir evrende yaşıyorlar.

  • Artık imar aflarını ağzımıza almayacağız.

Kaynak URL