Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan, Konya’da Kulu Adalet Sarayı Açılış Töreni’nde konuşma yaptı.
Tunç, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras’a yönelik soruşturmalara ilişkin de açıklamalarda bulundu.
Bakan Yılmaz Tunç, “3 tane hakaret soruşturması nedeniyle hukuk devletinin olmadığını, bu ülkede hukuk güvenliğinin olmadığını söylemek insafsızlıktır. Bu ülkeye, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve bu millete hakarettir.” ifadelerini kullandı.
“Adalet olmadan kalkınma olmaz”
Yılmaz Tunç, AK Parti iktidarının 22 yıldır en önem verdiği hususun adalet olduğunun altını çizerek şu açıklamalarda bulundu:
“‘Adalet olmadan kalkınma olmaz.’ dedik. Ülkemizin yüksek standartlı demokrasiye kavuşması ve hukuk devleti ilkesinin tahkim edilmesi noktasında çok büyük mesafeler aldık. Bu sayede de kalkınmamız artı yatırım ortamı iyileşerek bugünlere geldik.
Tunç, Meclis ve milletvekillerinin katkılarıyla çok sayıda yargı paketi, yargı reformu strateji belgeleriyle toplumun ihtiyacına cevap verme noktasındaki eksiklikleri gidermenin gayreti içinde olduklarını kaydetti.
Sadece temel kanunları yenilemekle kalmadıklarına değinen Tunç, ülkenin yüksek standartlı demokrasiye kavuşturulabilmesi için sessiz devrim sayılan reformlara imza attıklarını dile getirdi.
Gezi olaylarını hatırlattı
Bakan Tunç, Türkiye’nin geniş anlamıyla yaşanılabildiği bir ülke haline geldiğine ifade etti. Tunç ayrıca, TÜSİAD Genel Kurulu’nda yapılan konuşmalara atıfta bulunarak, Gezi olayları üzerinden şu açıklamayı yaptı:
“Bu, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve ona güvenen milletimiz sayesinde bu noktaya geldi. Biz milletimize şükran borçluyuz. Bu mücadeleyi yaparken çok engellemelerle karşılaştık. Muhtıralarla karşılaştık; 27 Nisan bildirisi. O gün neredeydi bugünkü konuşanlar? Bugün Türkiye’de hukuk devleti ilkesinin hakim olmadığı yönünde kara propaganda yapmaya çalışanlar, 27 Nisan bildirisine karşı ne söylediler?
Bu ülkede iktidar partisine karşı kapatma davası açıldığında sesleri çıktı mı? Gezi olaylarıyla bu ülkeyi kaos ortamına sürüklemeye çalışanlar, o terör paçavralarını, kültür merkezinin o Taksim’de binalara asanlara karşı o sivil toplum kuruluşları, bir çift laf söyleyebildiler mi? 17-25 Aralık’ta, 15 Temmuz hain darbe kalkışmasında ne söyleyebildiler? Bu ülkede demokrasiye, millet iradesine sahip çıkma noktasında bir şey söylediler mi? Bugün çıkıp 3 tane hakaret soruşturması nedeniyle hukuk devletinin olmadığını, bu ülkede hukuk güvenliğinin olmadığını söylemek insafsızlıktır. Bu ülkeye, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve bu millete hakarettir.”
TÜSİAD açıklamalarına yanıt
Bakan Tunç, Türkiye’de hukuk güvenliği olduğunun altını çizerek, şunları söyledi:
“Çıkıp kürsülere, ‘Türkiye’de hukuk güvenliği yok ey yabancı yatırımcı, buraya gelmeyin.’ demek, bir iş adamları derneğinin sözü olabilir mi? Bu ülkede 2002’de 36 milyar dolar ihracat hukuk güvenliği, yatırım ortamının iyileştirilmesi, fabrikaların organize sanayi bölgelerini doldurması, yabancı sermayenin Türkiye’ye gelmesi ve üretimin artması sayesinde 36 milyar dolardan 262 milyar dolara yükselmiştir.
Bunu en iyi şekilde kim bilir, TÜSİAD bilir, sanayiciler bilir, üreticiler bilir. O ortam sağlanmasa, hukuk güvenliği sağlanmasa bu olabilir miydi? Bakınız 80 yıl boyunca 2002 yılına kadar ülkemize gelen yabancı sermaye tutarı 15 milyar dolar. Sadece geçen yıl 11,3 milyar dolar. Bir yılda neredeyse 15 milyar dolara yakın bir rakam. 22 yıl boyunca bu ülkeye gelen doğrudan yabancı sermaye tutarı, 273 milyar dolara ulaştı şu anda. 15 milyar dolar nerede, 273 milyar dolar nerede? Hukuk güvenliği olmasa doğrudan yabancı sermaye, yabancı yatırımcı ülkeye güvenmese 15 milyar dolardan 273 milyar dolara yükselir miydi?”
“Hukuk güvenliğini tahkim ederek yolumuza devam edeceğiz”
Tunç, bir yılda hakim ve savcıların avukatların desteğiyle 13 milyon 900 bin karar verdiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Bunların hepsini göz ardı edeceksiniz. Hukuk devletini ve hukuk güvenliğini sağlamak için fedakarca çalışan hakim ve savcılarımızın, yargı çalışanlarımızın emeğini bir tarafa bırakacaksınız, 3 tane hakaret soruşturmasıyla ‘Ülkede hukuk güvenliği yok.’ diyeceksiniz. Buna müsaade etmeyiz. Biz bu ülkenin yüksek standartlı demokrasi yolunda Türkiye Yüzyılı’nda hukuk güvenliğini tahkim ederek yolumuza devam edeceğiz.”
Bugüne kadar üç yargı reformu strateji belgesinin açıklandığını hatırlatan Tunç, oradaki hedefler doğrultusunda çok önemli yargı paketlerinin Meclis’in gündemine geldiğini anımsattı.
55 maddelik ceza adaleti taslağı
Tunç, gerçekleştirilemeyen ve yakalanamayan hedefleri yeniden gündeme aldıklarını belirterek, “Yasalarda yapılması gereken değişiklikleri, taslakları milletvekillerimize aktarıyoruz. Önümüzdeki süreç içinde 55 maddeden oluşan ceza adaletiyle ilgili bir taslağımız var. Şu anda görüşlere açıldı. İnşallah Meclis’te milletvekillerimiz bunu tartışacak ve hayata geçirmek için de büyük gayret göstereceğiz.”