Son dakika: Erdoğan-Özel görüşmesinde neler konuşuldu? Ömer Çelik açıkladı

Çelik’in açıklamalarından satırbaşları:

Diyalog ortamının sürmesinin toplumumuzda çok olumlu karşılandığı, sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği şekilde görüşme, diyalog zemininin güçlü bir şekilde tutulması konusunda iade-i ziyaretle birlikte güçlü mesaj verilmiş oldu.

Sayın Cumhurbaşkanımız siyasette diyalog zemininin güçlendirme fırsatlarının güçlendirilmesi gerektiğini ifade ediyorlar. Bugün gerçekleşen iade-i ziyaretle birlikte Türk siyasi hayatında bu tablonun ortaya çıkmasını memnuniyet verici olarak görüyorlar.

“Bütün türkiye’yi kucaklayan toplumsal sözleşme olarak yeni Anayasayı belirtmişlerdir”

Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Türkiye’nin darbe anayasasından kurtulması için atılması gereken atılmaları dar inisiyatifle değil en geniş siyasi uzlaşma zeminiyle gerçekleşme konusundaki görüşlerini ifade etmişlerdir. Bütün Türkiye’yi kucaklayan toplumsal sözleşme olarak yeni anayasayı belirtmişlerdir. Yeni anayasaya kavuşmak sürecini Türkiye’nin geleceğini gözeten sorumluluk ve perspektifle ele alınması gerektiğini ifade ediyorlar.

“Görüşmede ekonomi ile ilgili konular da gündeme geldi”

Görüşmede Cumhurbaşkanımız orta vadeli program ve 12. Kalkınma Programıyla elde edilen kazanımların korunacağını vurguluyorlar. Programa zarar verecek tutumlardan kaçınılacağını ifade etmişlerdir. Görüşmede Cumhurbaşkanımız orta vadeli program ve 12. Kalkınma Programıyla elde edilen kazanımların korunacağını vurguluyorlar. Programa zarar verecek tutumlardan kaçınılacağını ifade etmişlerdir. Bu çerçevede sayın Cumhurbaşkanımız arzu edildiği takdirde CHP tarafından Hazine ve Maliye Bakanımız sayın Mehmet Şimşek’in bilgi vereceğini ifade etmişlerdir.

“İşbirliğinin artırılması önemli olacak”

Önümüzdeki dönemde işbirliğinin artırılması önemli olacak. Avrupa’da aşırı sağa cevap verilmesi önemli olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı bu ortaya çıkan faşizme karşı ortak harekete etmelerini belirtmiştir. Sayın Özel’in o zeminlerde Türkiye’nin tezlerini dile getirmek bakımından önemli bir zemin olduğunu belirtmişlerdir.

 “Gazze’deki soykırıma karşı bizim bütün siyasi partiler olarak ortak bir duruş koymalıyız”

PKK’nın Suriye uzantısının o bölgede oluşturmaya çalıştığı teröristan konusu bir diğer konudur. Bu çerçevede baktığımızda hassasiyet dönemidir. Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıldönümü törenlerinde sayın Özel’le birlikte orada, CHP ve diğer partilerle birlikte güçlü şekilde birlik ve beraberlik gösterilmesini ifade etmişlerdir. Bu CHP Genel Başkanı ve yetkililerinin kendi takvimleri içinde değerlendireceği konudur.

Gazze’de soykırım siyasetine karşı bizim bütün siyasi partiler olarak ortak bir duruş ortaya koymamız, Filistin devletine karşı duyarlılığı arttırmamız. Sayın Özel’in sosyalist enternasyonal çerçevesinde bilgilendirici tutum ortaya koyması son derece kıymetli olacaktır. Ekonomiden, siyasi meselelere, iç politikadan, dış politikaya kadar Türkiye’nin hak ve menfaatleri için ortak duyarlılık ve siyaset konusunda Cumhurbaşkanımız ve genel başkanımızın hasssasiyeti sözkonusudur. Bunu bütün siyasi partilerden beklentileri sayın Cumhurbaşkanımız ifade etmişlerdir.

“Her türlü nefret siyasetine karşı ortak tutum geliştirilmeli”

Önemli bir konu da, son zamanlarda çeşitli bölgelerde bazı belediye başkanlarının nefret suçu, ırkçılık anlamına gelecek birtakım uygulamalara imza atmaları. Birtakım yaşam tarzlarına dönük olumsuz uygulamalar diyebileceğimiz uygulamaların ortaya çıkmasıdır. Cumhurbaşkanımız her türlü nefret siyasetine karşı ortak tutum geliştirilmesi gerektiğini ifade ettiler. Hayat tarzları konusunda şimdiye kadar elde edilen kazanımların korunması gerektiğini, bu çerçevedeki yapısal reformların devam edeceğini, ekonomi kazanımları koruma konusunda da reform siyasetini devam edeceğini belirtmişlerdir.

“Kayyum konusunda tutumumuz nettir”

Kayyum konusunda tutumumuz nettir. Hangi partiden olursa olsun Cumhurbaşkanımızın ifadesi şu şekildedir ‘hangi partiden olursa olsun millete hizmet eden her belediye başkanına destek vermeye devam edeceğiz’. Ama birisi yetkiyi terör örgütüne destek vermek şeklinde kullanıyorsa, terör örgütü tarafından atanmış komiser tarafından yönetilmesine kapı açılmasına müsaade edilmeyecektir.

Bu bir siyasi partiye toptancı bir tutum değildir. Tespit edildiğinde bunların görevden alınması devlet olmanın gereğidir. Burada toplantıcı anlayışla hareket edilmemektedir. Milletten aldığı yetkiyi millete hizmet için kullanıyorsa belediye başkanı hangi partiden olduğunun önemi yoktur. Bütün siyasi partilerin hassasiyet göstermesi gerektiği, sivil siyaset, demokrasi, hukuk devletinin korunması bakımından sayın Cumhurbaşkanımız her fırsatta dile getirmiştir.

Konuşulan pekçok konu var. Ama size vereceğim toplantının geneli ile değerlendirme budur. Diyalog sürecinin güçlü bir şekilde devam etmesi, gerçek siyaset alanında, hizmette yarışılması bizim tutumumuz ve arzumuzdur. Gösterdikleri nezaket için sayın Özel ve CHP’ye bir kez daha teşekkür ediyoruz.

 “Sayın Özel’in değerlendirmelerini CHP’li arkadaşlara bırakmamız daha doğru olur”

Sayın Özel’in söylediklerini ifade etme konusunda bizim nezaket gösterip onu CHP’li arkadaşlara bırakmamız daha doğru olur. Ben bizim zaviyemizden bu toplantının nasıl görüldüğünü ifade etmek isterim. Kuşkusuz kendileri ekonomi, reel sektörlerle ilgili konular gündeme geldi. Tarımdan eğitime kadar. Sayın Cumhurbaşkanımız hükümetimizin yaptığını anlattı. Sayın Özel’in değerlendirmelerinin açıklamalarının CHP Genel Merkezi tarafından yapılması daha doğru olur.

“Toplumun gündeminde olan her konu gündemdedir”

Geçen ve bugünkü görüşmede toplumun gündeminde olan her konu gündemdedir. Yürüyen hukuki süreçler, kesinleşmiş davalarla ilgili olarak Cumhurbaşkanımızın mahkemelere karışılmaması gerektiği tutumunu ifade ettiler. Karşılıklı bilgilerde tenakuz teşkil eden bilgiler vardır. Cumhurbaşkanımız değerlendirmeleri paylaşmışlardır. (Sinan Ateş cinayeti) Yargı görevini yapsın, hukukun kapasitesi ve kabiliyetleri içinde değerlendirilsin ve suçlular cezasını alsın. Bu ilkeleri savunmak konusunda herhangi sorun yoktur. Sayın Cumhurbaşkanının kabulü bir kez daha bu mesajın verilmesi şeklinde gerçekleşecektir.

“İhtiyaç olursa kapı açıktır”

Bundan sonra ihtiyaç olursa kapı açıktır. Onların tabiriyle normalleşme, bizim tabirimizle siyasi yumuşama dediğimiz şey siyasi rekabeti husumete çevirmeyelim. Bu çerçevede rekabetin husumete çevrilmemesi konusunda hassasiyeti gözetelim, bu çerçevede oturup, meselelerimizi konuşalım. Türk siyaseti hayatında rekabet öyle zamanlarda husumete çevrilmiştir.

 

Kaynak URL