Türkiye kilit rol oynadı, çabalar sonuç verdi.
Dünyanın tahıl ambarı olarak nitelendirilen Ukrayna hububatının sevk edilmesi için artık her şey tamam…
Tahıl koridoru için imzalar atıldı. pic.twitter.com/LcK0mjtEwZ
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) July 22, 2022
Peki bu sürece nasıl gelindi?
Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ilk gününden itibaren hem barışı sağlamak hem de gıda krizinin önüne geçmek için Türkiye diplomatik adımlarını hiç kesmedi.
Her iki ülkeyle yürütülen görüşmeler sonucunda, Ukrayna limanlarında bekleyen yaklaşık 25 milyon ton tahıl, İstanbul’da yapılan sevkiyat anlaşmasıyla artık ihraç edilebilecek.
Arabuluculuk için ilk adım mayıs ayında atıldı
Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan’ın diplomasi trafiğinin ardından küresel gıda krizindeki ara buluculuk adımları ilk olarak mayıs ayında atıldı.
Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile sık sık görüşme gerçekleştirdi.
13 Temmuz’da heyetler bir araya geldi
Karadeniz üzerinden açılması planlanan tahıl koridoru için diplomatik temaslar haziran ayında yoğunlaştı.
İki ülkeyle yürütülen iyi ilişkiler, Türkiye ev sahipliğinde yapılan görüşmeyle sonuçlandı.
Takvimler 13 Temmuz’u gösterdiğinde, heyetler İstanbul’da bir araya geldi.
İlk yüz yüze görüşme İstanbul’da yapıldı
Ukrayna, Rusya ve Türkiye’den askeri ve teknik heyetler ile Birleşmiş Milletler yetkilileri hazır bulundu.
Bu toplantı, Rusya ve Ukrayna heyetleri arasında aylar sonra yapılan ilk yüz yüze toplantıydı.
Dünyayı etkisi altına alan gıda krizi için yapılan zirvede taraflar tahılın dünyaya ulaşması için ön uzlaşıya vardı…
Tarihi imzalar İstanbul’da atıldı
Tüm dünya anlaşmanın imzalanmasını beklerken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rus lider Putin ile son kez Tahran Zirvesi’nde görüştü. Anlaşmanın çok yakın tarihte yapılacağını açıkladı.
Gözlerin çevrildiği yer bu kez Dolmabahçe Çalışma Ofisi’ydi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’in katıldığı toplantıda, her iki ülke savunma bakanları ile Türkiye arasında imzalar atıldı.
Bu imzalar, Türkiye’nin başarıyla yürüttüğü diplomasi trafiğinin sonucu olarak tarihe geçti.
