ÜMİT LEBLEBİCİ – TEB Genel Müdürü
İklim ve çevre sorunlarının yoğunlaşması, sınırlı doğal kaynaklar üzerindeki baskıların artması, sosyo-ekonomik dengesizliklerin ve eşitsizliklerin artması gibi gelişmelerin, günümüzde sürdürülebilirliği gündemin en üst sıralarına taşıdığını söyleyen Türk Ekonomi Bankası (TEB), Genel Müdürü Ümit Leblebici, “Bu konuda tüm kurum ve bireylere düşen önemli sorumluluklar var fakat finans sektörüne özel bir sorumluluk düşüyor. Çünkü biz bütün faaliyetlerin temelini oluşturan finansı yönlendiren kurumlarız. Sahip olduğumuz bu gücü doğru kullanarak sürdürülebilir politika ve uygulamaların tüm sektörlerde yaygınlaşmasına katkıda bulunabiliriz” dedi.
Türk Ekonomi Bankası (TEB) olarak, sürdürülebilirliğin temelini, ekonominin gelişimine katkıda bulunarak işi etik bir biçimde yapmak ve paydaşlara karşı sorumlulukları yerine getirmek olarak tanımladıklarını söyleyen Ümit Leblebici, “İyi ve örnek banka’ anlayışımızla çalışanlarımız, müşterilerimiz, hissedarlarımız ve toplumumuz olmak üzere tüm paydaşlarımıza değer katan, pozitif etkide bulunan çalışmalar yapıyoruz. Ülkemizi daha iyi bir geleceğe taşımak için gayret gösteriyor, bunu yaparken sürdürülebilirliği iş sistemlerimizin ve karar verme süreçlerimizin odağına yerleştirerek toplumsal fayda sağlamaya odaklanıyoruz. Kadınların ekonomiye ve iş gücüne daha fazla dahil edilmesinden girişimcilik ekosisteminin desteklenmesine, toplum genelinde finansal okuryazarlık bilincinin yükseltilmesinden sosyal girişimciliğin yaygınlaşmasına kadar geniş bir alanda projeler gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.
“İklim değişikliği öncelikli konularımız arasında yer alıyor”
Toplumsal etki yaratma stratejilerinin en önemli bileşenleri arasında finansal okuryazarlığın yer aldığını belirten TEB Genel Müdürü Leblebici, şu ifadeleri kullandı: “Çünkü toplumun finansal sağlığının iyileştirilmesi ve tasarruf alışkanlığının gelişmesi, ülkemiz için de “daha iyi bir gelecek” anlamına geliyor. 2012’den bu yana TEB Aile Akademisi ile toplumun farklı kesimlerinden bireylere ücretsiz finansal okuryazarlık eğitimleri veriyoruz. Bankamızda sürdürülebilirlik yönetiminin doğru ve efektif yapılabilmesi amacıyla 2018’de Sürdürülebilirlik ve Paydaş Katılımı Komitesi’ni (SASECOM) kurduk. Bu komitenin liderliğinde bankanın ekonomik, çevresel, toplumsal ve sosyal konulardaki performansını geliştirmek, küresel standartları yakalamak ve banka içinde ilgili politika, sistem ve standartların uygulanmasını sağlamak amacıyla çalışmalar yürütülüyor. İklim değişikliği konusunda gerekli tedbirlerin alınması, gençlerin desteklenmesi, girişimcilik ekosisteminin güçlenmesi, yerel ekosistemlere katkı sağlanması bankamızın öncelikli konuları arasında yer alıyor.”
Yeşil finansmana destek
Müşterilerin sürdürülebilirlik kapsamındaki proje ve yatırımlarında finansman desteği sağladıklarını söyleyen Ümit Leblebici, “Uluslararası çerçeve dokümanlarla uyumlu “Yeşil Kredi”, “Sürdürülebilirlik Bağlantılı Kredi” gibi ürünlerimizi sunuyor; sürdürülebilirlik etkili birçok yatırımın finansmanına katılıyoruz. 2021’de sendikasyon kredimizle bağlantılı olarak kendimize koyduğumuz sürdürülebilirlik hedeflerini başarıyla gerçekleştirmiştik. 2022’de 200 milyon euro ve 63,5 milyon ABD doları olmak üzere iki dilimden oluşan sürdürülebilirlik temalı sendikasyon kredisini bir önceki yıl olduğu gibi yine sürdürülebilirlik performansı kriterleri çerçevesinde yeniledik. 2023’te de sendikasyon kredisini yenileyerek reel sektörün dış ticaret finansmanına 330 milyon dolar destek sağladık. Sağladığımız sürdürülebilirlik bağlantılı sendikasyon kredisi ile sosyal kriterleri odağımıza alarak üç yeni performans hedefi belirledik. Buna göre, deprem bölgesindeki mikro ve KOBİ ölçekli işletmeleri desteklemek için kaynak sağlamanın yanı sıra kadın hakim ortaklı mikro ve KOBİ’lere sağlanan finansman tutarının artırılması ile yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projelerine yönelik kredilerin artırılması yönünde yatırımları desteklemeyi taahhüt ettik” dedi.
“Reel sektöre yeşil krediler veriyoruz”
“2022 yılında kurumsal bir firma için beş bankanın katılımıyla gerçekleştirilen sendikasyon kredisinde ‘Yeşil Kredi Koordinatörü’ rolünü üstlendik” diyen TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici, “Çevreye pozitif etki yapacağı öngörülen yeşil projelerin finansmanında kullanılacak olan söz konusu sendikasyon kredisindeki rolümüz, bankamızın bu alandaki güvenilir ve güçlü konumunu da tescil ediyor. Türkiye’de ileri gelen özel sektör firmalarına ve kamu kuruluşlarına yenilenebilir enerji, atık yönetimi, karbon salımı düşük araç alımı gibi konularda sürdürülebilir ürün ve hizmetler sunuyor, yeşil krediler veriyoruz, organik tarım kredisi desteği sağlıyoruz. Öte yandan, insan sağlığı ve güvenliği, koruma altındaki canlı türleri veya genel anlamda çevre üzerinde yüksek tesir riskleri olan, ulusal olarak kabul edilmiş yasaklara tabi ürünleri içeren hiçbir fonlamaya, başta kömür olmak üzere doğaya zarar veren kaynaklara yapılan yatırımların finansmanına onay vermiyoruz. Ayrıca, sosyal hayat ve çevre üzerinde ciddi etkileri olabilecek bazı hassas sektörlerle ilgili de politikalar geliştiriyoruz. Bu politikalar, çevresel ve sosyal konularla ilgili taahhütlerin kredi koşulları içerisinde dikkate alınmasını sağlıyor” açıklamasını yaptı.
