Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Dr. Fatih Karahan, zirvede yaptığı konuşmada, son dönemde, dezenflasyon patikasına olan güvenin artmasının Türk Lirası tasarruflara ve finansal varlıklara yönelimi arttırdığına işaret etti. Türk Lirası’na artan taleple, geçen yıl ağustos ayında yüzde 31 seviyesine gerileyen Türk Lirası mevduatların toplam mevduat içerisindeki payının, mayıs sonu itibarıyla yüzde 48 seviyesine ulaştığını söyleyen Karahan, Kur Korumalı Mevduat (KKM) bakiyesinin tepe noktasından yarı yarıya gerilediğini söyledi.
“Manşet enflasyon her ay gerileyecek”
Yurt dışı yatırımcıların da benzer şekilde Türk Lirası varlıklara talebinin arttığını gördüklerinin altını çizen Karahan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artan Türk Lirası talebi ile birlikte rezervlerimiz 145 milyar doların üzerine çıkmış ve Merkez Bankamızın net döviz pozisyonu son iki ayda yaklaşık 70 milyar dolar iyileşmiştir. Bu durum Türk Lirası varlıklara yönelik pozitif bir döngünün başladığını göstermektedir.
Türk Lirası tasarrufların artması ve yatırımcıların Türk Lirası finansal varlıkları tercih etmesi ile birlikte rezervlerimiz artmakta, rezervlerdeki artış Türk Lirası’na olan güveni pekiştirerek Türk Lirası varlıklara geçişin devamını desteklemektedir.” Karahan, öncü göstergelere ve kredi piyasası gelişmelere bakıldığında, talep koşullarındaki normalleşmenin yılın ikinci yarısında da güçlenerek devam edeceğini öngördüklerini açıkladı.
Dezenflasyon patikalarına göre, haziran ayında başlayarak manşet enflasyonun, yılın geri kalanında her ay gerileyeceğini açıklayan Karahan, “Baz etkileri nedeniyle yaz aylarında bu gerileme özellikle belirgin olacaktır. Ancak para politikası duruşumuzu belirlerken bizim takip ettiğimiz gösterge, aylık enflasyonun ana eğilimi olmaya devam edecektir.
Mayıs ayı itibarıyla aylık enflasyonun ana eğiliminin yüzde 3 civarında olduğunu tahmin ediyoruz. Enflasyon beklentileri, öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşumuz sürecek. Sıkı duruşumuzla, yurt içi talepteki dengelenme, Türk Lirası’nda reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinin iyileşmesiyle ana eğilimin gerileyeceğini öngörüyoruz” diye konuştu.
Küresel sürdürülebilir sermaye piyasası fonlarının toplam varlık değerinin ise 2023 yılında yaklaşık 30 trilyon dolar olduğuna işaret eden Karahan, “Bu piyasanın 2030 yılına kadar 40 trilyon dolar büyüklüğe ulaşacağı tahmin edilmektedir. Sürdürülebilir finansman piyasalarının, Türk Lirası cinsi varlıklar ile yurt içinde de büyümesi, finansal piyasaları derinleştirerek Türk Lirası cinsi tasarruf aracı çeşitliliğini artıracaktır” ifadelerini kullandı.
