Arkas Sanat Merkezi “Pencere” sergisini ziyarete açtı

Özlem Sarsın

Arkas Sanat Merkezi, tamamı Arkas koleksiyonundan biraraya getirilen ‘Tencere’ sergisi için 23 Temmuz’a kadar açıyor. Sergide, Jean Leon Gerome, Paul Signac, Bernard Buffet, John Atkinson Grimshaw, William Adaolphe Bouguereau, Henri Le Sidaner, Jean Baptiste, Hoca Ali Rıza, Şevket Dağ gibi birçok sanatçıya ait 90 eser sanatseverleri bekliyor.

Sergi sanat tarihinin farklı dönemleri ve üsluplarını temsil eden eserlerini bir arada sunmasıyla ortaya çıkan etkileşimleri, yakınlaşmaları, ayrışmaları ve benzerlikleri izlerken pencereyi görme ve pencereden görme biçimleri hakkında çoğul okumalar geliştirerek pencerenin ötesindekilere bakıyor.

“İzmir’i bir sanat merkezi yapacağız”

Sergi açılış töreninde konuşan Arkas Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas, “ Sanat insana iyi gelir diyerek 25. sergimizin açılışını yapıyoruz. Resim sanatçıların dünyaya açılan penceresidir.

Neden Pencere sergisi? Çünkü beynimizin penceresi gözümüzdür, gözümüz kapanınca dünyamız kararıyor, demek ki pencerenin bir değeri var. Pencere deyince dünya çapında her sanatçının eserlerini topladık, sergide göreceksiniz çok çeşit var” dedi.

İzmir’i bir sanat merkezi yapmak istediklerini söyleyen Arkas, İzmir’de bu yıl içinde yeni sanat merkezleri açacaklarını belirterek şunları söyledi, “Bunlardan biri olan ve 2018 yılında restorasyonuna başladığımız Mattheys Köşkü’nde hazırlıklar tamamlanmak üzere. Burada Arkas Sanat Bornova Mattheys Köşkü adıyla Arkas Halı koleksiyonundan bir seçki sergilenecek. 1600-1800 yıllardaki Türk halıları yer alacak sergide.

Aynı zamanda Türkiye’nin ilk kadın ortodontisti Ayşe Mayda’nın yaşamış olduğu köşkün restorasyonunu da sürdürüyoruz. Burada Arkas sanat koleksiyonunda Türk sanatçılara ait eserler sergilenecek.

Ayrıca Çeşme Belediyesi işbirliği ile Arkas Sanat Alaçatı’nın inşaası için çalışmalara başladık. Burada Lucien Arkas daimi sergi salonu ve süreli sergi salonları olacak. Ve bu kez burada daha modern sergilere ve günümüz sanatçılarına da yer vereceğiz” diye konuştu.

Lucien Arkas ayrıca Arkas Urla Sanat Merkezi’nde de resimden heykele, halıdan cam işçiliğine kadar yüzlerce eserin sanatseverleri beklediğini söyleyerek, Arkas Sanat Merkezleri’nin ücretsiz olduğunu, dünyanın dört bir tarafından toplanan eserlerle oluşturulan koleksiyonların görülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

“Pencere teması çok sevilen bir öğe”

Sergi Direktörü Müjde Unustası ise Pencere temasının çok sevilen bir öğe olduğunu ve resimsel anlamda öne çıktığını ifade ederek, Pencere sergisinin Arkas Koleksiyonunu çok iyi anlatan bir sergi olacağını belirtti.

Unustası, “Resim sanatında dış dünyayı içerinin bir parçası haline getiren pencereler, umut, özlem, özgürlük gibi derin duyguları sembolize ederken kimi zaman da hayatın ve varoluşun temsili olarak karşımıza çıkıyor. Sergi, pencerenin gündelik hayat n toplanan eserlerle oluşturulan koleksiyonların görülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

“Pencere teması çok sevilen bir öğe” Sergi Direktörü Müjde Unustası ise Pencere temasının çok sevilen bir öğe olduğunu ve resimsel anlamda öne çıktığını ifade ederek, Pencere sergisinin Arkas Koleksiyonunu çok iyi anlatan bir sergi olacağını belirtti.

Unustası, “Resim sanatında dış dünyayı içerinin bir parçası haline getiren pencereler, umut, özlem, özgürlük gibi derin duyguları sembolize ederken kimi zaman da hayatın ve varoluşun temsili olarak karşımıza çıkıyor.

Sergi, pencerenin gündelik hayatta sıradan bir nesne, alışılagelmiş bir mimari unsur olmanın ötesinde bir eşik olarak okunmasına alan açmak için hazırlandı, burada ziyaretçilerimizi bir keşif yolculuğuna davet ediyoruz” diye konuştu.

Sergi Küratörü Jean Luc Maeso ise bu sergide 18. yüzyıldan 20. yüzyılın sonuna sanatçıların pencere teması ile ilişkilerinin gelişimini anımsatmayı amaçladıklarını söyleyerek, “Perspektif araştırmalarındaki rolü ve sembolizmleriyle güncelliğini korumakta olan pencere, sanatçıların hayat gücünde tercih edilen bir motif olagelmiştir. Pencere, tartışmasız olarak estetik, şiirsel ve sembolik mekanın inşaasına katkıda bulunur ve potansiyel diyalektikler dizisinin önünü açar” dedi.

Kaynak URL