Günay DEMİRBAĞ
3. Uluslararası Mitoloji Film Festivali “İnsanlığın Ortak Hikayesi” sloganıyla yola çıkarak, her yıl olduğu gibi bu yıl da farklı şehirlerde mitolojiyi sanatseverlerle buluşturmayı hedefliyor. İlk olarak İzmir’de başlayan festival, geçen yıl Manisa ve İstanbul’a genişlerken, Aydın (Efeler) ve Çanakkale Troya Antik Kenti de etkinlik rotasına eklendi.
Festival kapsamında, LUGAL Games iş birliğiyle gerçekleştirilen Dijital Oyun Yarışması, Anadolu medeniyetlerine ait mitolojik unsurların oyun sanatıyla tanıştırması hedefleniyor. Oyun geliştiricileri, Anadolu’nun kadim efsanelerini modern teknolojilerle birleştirerek, bölgenin kültürel mirasını dijital ortamda yeniden canlandıracak. Festivalin kurucu direktörü Gülşah Elikbank ve LUGAL Games kurucusu Rahmi Aydemir’e festival ve yarışma hakkında merak edilenleri sorduk.
‘Amaç, bu toprakların hikayesini anlatmak’
Küresel oyun pazarında Anadolu mitolojisi teması nasıl bir karşılık bulacak, örnekleri var mı?
Oyun dünyasında bilinmeyen ve keşfedilmeyi bekleyen mitolojiler, hikayeler büyük ilgi görebiliyor. Anadolu medeniyetleri ve ona ait mitolojiler, Hitit, Frig, Urartu ve Mezopotamya kökenli hikâyeleriyle eşsiz ve anlatılmamış bir potansiyele sahip. Fırtına Tanrısı Teşup, Anadolu ejderhası Illuyanka gibi mitolojik figürler, oyunlara farklı bir estetik ve atmosfer de sunacaktır. Pazarda bunun birçok örneği var. Zerdüştlük, Avestalar ve Pers mitolojisinden ilham alan Prince of Persia oyunları, Çin’in klasik edebi eseri Batıya Yolculuk’tan ilham alan ve Maymun Kral Sun Wukong’un hikayesini işleyen Black Myth: Wukong ya da tanrılar ve iblisler arasındaki mücadelede insanlığın rolünü anlatan aksiyon macera türündeki Hindu mitolojisini işleyen Raji gibi oyunlar alışagelmiş içeriklerden ayrılarak büyük beğeni toplamışlardır.
Gelecekte bu alanda başka projeler planlıyor musunuz?
Elbette, hali hazırda LUGAL adında iki girişimimiz var. Oyun ve prodüksiyon. Burada gerek yer aldığımız etkinliklerde gerek ise ürettiğimiz içeriklerde aynı gayeyi taşıyoruz. Bu toprakların hikayesini anlatmak. Takdir edersiniz ki Festival Direktörü Gülşah Hanım ile bizi bir araya getiren de bu oldu. Yıllardır büyük emek ve heyecanla organize ettikleri Ulusararası Mitoloji Film Festivali’nde hikaye anlatıcılığının bir başka formu olan oyunları, Anadolu temasıyla konumlandırmak istedik. Uluslararası Mitoloji Film Festivali ayrıca LUGAL Games’in desteklediği ilk organizasyon değil. Daha öncesinde Uluslararası Hititoloji Kongresi, Games For Change Türkiye Festivali ve çeşitli Game Jam’ler olmak üzere birçok etkinliğe de sponsorluk ve destek sağladık.
Mobil ve PC platformları için düzenlenen yarışmada ilk üçe giren takımlara para ve donanım ödülleri, LUGAL Akademi bünyesinde eğitim ve mentorluk fırsatları, oyunlarının Steam, Epic Games Store, Google Play ve App Store gibi platformlarda yayınlanması için teknik ve pazarlama desteği ile sektörde çeşitli kariyer fırsatları sunmayı planlamaktayız.
‘İnsanlığın ortak hikâyesi’
Uluslararası Mitoloji Film Festivali’nin ortaya çıkış sürecinden bahseder misiniz?
Festivalimiz, üç yıl önce “İnsanlığın Ortak Hikâyesi” sloganıyla hayata geçti. Bir edebiyatçı olarak başlangıçta psikolojiye daha yakındım. Mitolojinin, insanları bir araya getirebilecek, ayrışmaları sona erdirebilecek ve aramızdaki uzlaşıyı sağlayabilecek bir güç taşıdığını gördüm. İşte bu yüzden, mitolojiyi ana eksenine alan bir festivalin herkesi kolaylıkla bir araya getirebileceğine inanarak böyle bir festivali hayata geçirmeyi arzu ettim. Bir edebiyatçı olarak sinemada, beyaz perdede ve hikâyelerde en çok inandığım şey, çok iyi bir öykünün varlığıdır. Eğer iyi bir öykü varsa, ona “iyi” diyebiliriz ve oradan kaliteli bir yapım ortaya çıkabilir. Ancak en iyi yönetmen bile olsa, kötü hikâyede başarılı olması çok zordur. Bu nedenle festivalde öncelikle kendimize dair hikâyelerin ortaya çıkmasını istedik. Anadolu medeniyetlerine birlikte bakalım, masallarını ve efsanelerini hatırlayalım, köklerimizi fark edelim dedik.
Anadolu ve Türk Mitolojisi’nin sinema ve oyun dünyasındaki yerinden bahseder misiniz?
Anadolu ve Türk mitolojisinin yerli yapımlarda çok az kullanıldığını görüyoruz. Hollywood’da kullanılsa da adına Türk mitolojisi ya da Anadolu mitolojisi demeden kullanıldığını fark ediyoruz; bu yapımları hayranlıkla izliyoruz. Oysaki birçoğundaki öğeler, temalar bize ait. Önce bunun farkına varmak ve sahip çıkarak kendi hikâyelerimizi doğru şekilde anlatmak gerekiyor. Biliyorsunuz, birçok başarılı yapım oyundan beyaz perdeye uyarlandı ve çok sevildi. Özellikle gençleri yakalamak anlamında çok kıymetli. O sebeple biz de Anadolu medeniyetlerinden yola çıkarak yapılabilecek bir dijital oyun yarışması açalım, gelişmesini takip ederek mentörlüğünü destekleyelim arzu ettiğimiz için Lugal Games ile iş birliğine gittik. “Adını koymazsak, güce sahip olan kimse hikâyeyi de yönetir” Türk mitolojisinde öz bir hikâye var, bu anlamda çok eski bir tarihimiz bulunuyor. Fakat adını koymazsak, güce sahip olan kimse hikâyeyi de yönetir. Bugüne kadar bizde eksik olan şey o güçtü. Mitoloji Film Festivali’nin o gücü tekrar ele alacağını, kendi hikâyelerine sahip çıkacağını ve dünya sinemasında da söz sahibi olan yapımlara imza atmaya yardımcı olacağını düşünüyorum.
“Kültür endüstrisi dünyayı yönetiyor”
Aslında Anadolu mitolojisi bilinmiyor değil, adı kullanılmıyor. Elbette anlatılan hikâyelerin içerisinde, Anadolu’nun masalları ve efsaneleri var. Sadece adları kullanılmıyor. Yunan ve İskandinav mitolojilerine dikkat ederseniz, özellikle Hollywood yapımlarında çokça yer aldıklarını görürsünüz. Çok satan romanlara bakarsanız, bunların üzerinden hikâyeler kurgulandığını fark edersiniz. Sonuçta kültür endüstrisi dünyayı yönetiyor. Yeni fikirlerin gelişmesi ve kabul edilmesinde kültür endüstrisi çok güçlü ve Hollywood ile Amerika bunu çok güzel yönetiyor.
Festival, mitolojiyi beyaz perdeye taşımak için nasıl bir misyon üstleniyor?
Önceki yıl, bir Türk mitolojisi öğeleriyle yazılmış uzun metraj senaryoya ödül verdik. Ancak iyi bir hikâyeden iyi bir film çıkabileceği için sektöre senaryo kazandırmak istedik. Bu sene dijital oyun koymamızın bir sebebi de yine aslında güçlü hikâyesi olan bir oyun ortaya koyarak, onların daha sonra beyaz perdeye yansıtılması için çalışmak. Mentörlüğümüz bu anlamda devam ediyor.
Gençleri hedefleyen bir festival
Gençlerin kendi kültürlerini öğrenmeleri, onu öğrenirken eğlenmeleri, sosyalleşmeleri, birbirleriyle yan yana gelmeleri, aileleriyle etkinliklere katılmaları hedeflerimizden. Dijital oyunların gençlerin dilini anlamak, onların sevdiği taraftan konuya yaklaşmak için doğru bir adım olduğunu düşünüyoruz. Şu an en çok izlenen dizilere, filmlere baktığınızda onların da oyun dünyasından beyaz perdeye transfer olduklarını görüyorsunuz.