Ankara
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kültür Yolu Festivalleri’nden ilk gelen rakamların sevindirici olduğunu belirterek, “İlk etaptaki 4 şehrimizde 1700’den fazla etkinlik, 4 binden fazla sanatçımızın katılımıyla gerçekleşti ve 4,7 milyon sanatsever bu etkinliklere katılma şansını yakaladı.” dedi.
Ersoy, CSO Ada Ankara yerleşkesinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Kültür Yolu Festivalleri’nin Başkent ayağının sürdüğünü ifade etti.
Festival yolculuğuna 2021’de İstanbul’da Beyoğlu Kültür Yolu Festivali ile başladıklarını dile getiren Ersoy, geçen sene şehir sayısının 5’e çıkarıldığını, bu sene ise 11 şehirde birden festivaller düzenlendiğini söyledi.
Bu seneki festival yolculuğunun 5 Ağustos’ta Nevşehir Kapadokya’da başladığını, sonrasında Trabzon, Erzurum ve Çanakkale’de tamamlandığını dile getiren Ersoy, “İlk gelen rakamlar da oldukça sevindirici. Vatandaşlarımız çok fazlasıyla teveccühte bulunuyor, çok yoğun bir şekilde katılıyorlar. İlk etaptaki 4 şehrimizde 1700’den fazla etkinlik, 4 binden fazla sanatçımızın katılımıyla gerçekleşti ve 4,7 milyon sanatsever, bu etkinliklere katılma şansını yakaladı.” bilgisini paylaştı.
GastroAntep ve Başkent Kültür Yolu, Konya Mistik, İstanbul, Diyarbakır, İzmir ve Antalya festivalleriyle sürece devam edeceklerini belirten Ersoy, Kültür Yolu Festivalleri’ni yaygınlaştırmak istediklerini bildirdi.
Ersoy, şöyle konuştu:
“Her yıl da en az 5 tane şehri katarak, mesela önümüzdeki sene 15 şehri dahil etmeye çalışıyoruz. Her yıl 5 tane ilave ederek 2028’de 35 şehirde Kültür Yolu Festivali gerçekleştirmek istiyoruz. Bu sene 5 Ağustos’ta başlayıp 15 Kasım’a kadar devam edecek 100 günlük bir festival silsilesinden bahsediyoruz. Ama önümüzdeki sene itibarıyla 1 Nisan’dan başlayıp kasım sonuna kadar devam eden 8 aylık bir maratondan bahsediyor olacağız. 8 ay boyunca farklı şehirlerde 10 binlerce sanatçının katılımıyla milyonlarca sanatseveri kültür ve sanatla buluşturmuş olacağız.”
Festivaller ile öncelikle vatandaşların kültür ve sanata, kolay ve etkili erişimini sağlamayı, kültüre, sanata ve sanatçıya destek olmayı hedeflediklerini anlatan Ersoy, festivallerin gerçekleştirildiği şehirlerin tüm dünyada markalaşmasını artırmanın da bir başka hedefleri olduğunu söyledi.
Bakan Ersoy, şehir içi, şehirler arası ve yurt dışından festival şehirlerine yönelik trafikte ciddi artışlar olduğunu belirterek, “Bu da otomatikman turizm yatırımcılarına ve esnafa artı bir değer katıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Bu seneki etkinlik 100 gün sürecek”
Mehmet Nuri Ersoy, dün Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın (CSO) dünyaca ünlü sanatçı Jamal Aliyev’e eşlik ettiği performansla başlayan ve bu yıl ikinci kez yapılan Başkent Kültür Yolu Festivali’nin Neşet Ertaş türküleri etkinliği ile süreceğini söyledi.
Başkentte 700’den fazla etkinlik düzenleneceğini ifade eden Ersoy, etkinliklerin “https://kulturyolufestivalleri.com” internet adresinden veya ilgili şehrin sosyal medyasından takip edilebileceğini anlattı.
Bakan Ersoy, şöyle konuştu:
“Bu etkinlikleri takip etmenizi tavsiye ediyoruz. Maalesef ilgi duyduğunuz etkinliklerin bazı günler çakıştığını göreceksiniz. İki veya üç etkinliğe aynı anda katılmak isteyeceksiniz ama seçim yapmak zorunda kalacaksınız. Ama o etkinliklerin diğer şehirlerde de tekrarları var. Fırsat buldukça, ajandanız müsait oldukça diğer şehirlerde kaçırdığınız etkinlikleri de yakalama fırsatını bulacaksınız diye düşünüyorum. Kültür ve sanat adına bakıldığı zaman dünyadaki aslında en geniş kapsamlı, en uzun süreli etkinlikler. Bu seneki etkinlik 100 gün sürse de önümüzdeki etkinlik 8 aya yayılan bir etkinlik.”
Kültür Yolu Festivalleri’nin çok yoğun hazırlık gerektirdiğine işaret eden Ersoy, “Festivalin gerçekleştirildiği şehirde kültür yolu rotası oluşturuyorsunuz. Sonra bu rota üzerindeki başta tescilli kültür yapıları olmak üzere kültür merkezlerinin restorasyonu, renovasyonu ve yeniden ihyalarını gerçekleştiriyorsunuz. Yani aslında bedeni oluşturuyorsunuz, sonra kültür yolu festivaliyle bu bedene ruhunu vermiş oluyorsunuz.” dedi.
“Birçok kültür merkezinin yeniden ihyası gerçekleşiyor”
CSO binasını örnek gösteren Ersoy, bakanlığının son dönemde kültür ve sanat konusunda çok ciddi atılımlar gerçekleştirdiğini belirtti. Ersoy, “30 yıllık geçmişte yüzde 50’si tamamlamış olan binanın 21 ay gibi bir sürede kalan yüzde 50’sini tamamlayıp Ankaralının kültür ve sanat hayatına, sanatseverlere kazandırmış olduk.” diye konuştu.
Benzer bir çalışmanın İstanbul’da Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildiğini dile getiren Ersoy, “2,5 yıl gibi rekor bir sürede, ki Avrupa’daki emsalleriyle kıyaslandığında üçte bir sürede, beşte bir maliyetle, çok daha iyi bir teknoloji kullanılarak İstanbullu sanatseverlerin kullanıma kazandırıldı.” ifadesini kullandı.
Resim Heykel Müzesi’nin restorasyon ve renovasyonunun çok hızlı şekilde tamamlandığını, İstanbul’da Rami Kışlası gibi bir eserin sanatseverlere kazandırıldığını hatırlatan Ersoy, şunları söyledi:
“Bu tarz yapıları öncelikli olarak programa alıyoruz, restore ve renovasyonlarını gerçekleştiriyoruz. Birçok kültür merkezinin yeniden ihyası gerçekleşiyor ve sonunda da bu oluşturduğumuz rota üzerindeki etkinlik merkezlerini Kültür Yolu Festivalleri’yle taçlandırıyoruz, destekliyoruz, renklendiriyoruz. Bu sene için 11 ilde ama önümüzdeki sene en az 15 ilde ve sonrasında 2028’e kadar 35 ili kapsayacak şekilde Kültür Yolu Festivalleri’ni yaymak istiyoruz. Geçen sene 33 milyon ziyaretçiyle buluşturmuştuk. Bu sene çok daha fazla ziyaretçinin katılmasını bekliyoruz. İnşallah her sene artarak ve genişleyerek bu festival zincirini yayacağız.”
“Sonuç alırsak ilk kez camiler, UNESCO tescili almış, kalıcı miras listesine kaydedilmiş olacak”
Bakan Ersoy, Gordion Antik Kenti’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması hatırlatılarak yöneltilen bir soruya şu yanıtı verdi:
“Gordion, UNESCO’daki kalıcı mirasımız olarak 20. sırada yerini aldı. Tabii ülkemizin, Anadolu’nun çok fazla değeri var ve binlerce, on binlerce yıl geriye giden medeniyetlerin kurulup bittiği ve yeni medeniyetlerin kurulduğu bir silsileden bahsediyoruz, Anadolu dediğimiz zaman. O yüzden çok fazla değerimiz var. Ama bu UNESCO Kalıcı Miras Listesi dosyaları çok dikkatli hazırlanması gereken birkaç yıl süren çalışmaları içeriyor. Çünkü başvurduğunuz yıl, yedek liste verme şansınız yok. Yani o dosyanızın çok doğru bir şekilde ve doğru bir yer için hazırlanmış olması lazım ve girdiği an sonucu alıp çıkması gerekiyor. Aksi takdirde o yılki hakkınızı kaybetmiş oluyorsunuz. Gordion da bunu hak eden bir yerimizdi ve dosya da pozitif sonuçlandı. Bir dosyamız daha var aslında üzerine çok yoğun çalıştığımız. Ahşap camilerle ilgili, şimdilik o kadarını söyleyeyim. İnşallah o da değerlendirme sürecini tamamlamak üzere pozitif bir sonuçla sonuçlanacak ve eğer olumlu sonuç alırsak ilk kez camiler, UNESCO tescili almış olacak, Kalıcı Miras Listesi’ne kaydedilmiş olacak. O açıdan da umutluyuz. Bekliyoruz.”
