Seçimlerin ardından Cumhuriyet Halk Partisi’nde Kemal Kılıçdaroğlu’nun istifa edip etmeyeceği, ederse yerine kimin geçeceği tartışılmaya başladı. İmamoğlu daha seçimin ertesi günü ‘değişim’ talebini dillendirmeye başladı. Son olarak ise genel başkanlık için CHP Grup Başkanı Özgür Özel ve Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan da ‘Sorumluluktan kaçmayız’ mesajı vermeye başladı. İmamoğlu’nun aday olması durumunda Kılıçdaroğlu, İBB’nin AK Parti’ye bırakılmasını istemediğini dile getiriyordu. Sözcü TV’de konuşan gazeteci İsmail Saymaz, İmamoğlu’nun planıyla ilgili çok konuşulacak iddialar ortaya attı.
“ÇOK RİSKLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOR”
İmamoğlu’nun “İstanbul kalesini boşaltmak istemediğini” savunan Saymaz şöyle devam etti:
“Yerel seçimde, yerel seçimden aylar önce Kurultay’da aday olup ‘İstanbul kalesini’ boşaltmanın çok riskli olduğunu düşünüyor. Çünkü İstanbul’u boşalttığı takdirde örneğin Tevfik Göksu gelip belediye başkanı olacak. İstanbul’un kaynaklarını kendisi için kullanacak. Ekrem İmamoğlu’nun tasarruflarını da aleyhte kullanacaklar.
“HAREKETİN MERKEZİNDE KENDİSİNİ GÖRÜYOR”
Dolayısıyla Ekrem İmamoğlu bu değişimi kendisinin öncülüğünde ama bir kadro hareketi olarak düşünüyor anladığım kadarıyla, CHP’de bir liderlik değişimi olmalı ama bu liderlik değişimi bir kadro hareketi halinde olmalı, Ekrem İmamoğlu bunun başında olmalı gerekirse bir ortaklaşma olmalı. O anki lider o olmasa da olabilir. Sonrasında lider değişimi olabilir ama bu bir kadro hareketi olmalı ve o kadro hareketinin merkezinde kendisini görüyor.
“İMAMOĞLU’NUN AKLINDAN GEÇEN FORMÜL BU”
Bunu bir tür AK Parti’nin kuruluş yılları gibi düşünün; orada bir kadro hareketi vardı, kadro hareketinin siyasi lideri Erdoğan’dı, Genel Başkan Abdullah Gül’dü. Burada da bence Ekrem İmamoğlu’nun aklından geçen bu formül. Yani kendisi bir değişime öncülük etmek istiyor. Aynı zamanda İstanbul’u kendi elleriyle teslim etmek istemiyor. Sadece seçimden önce değil seçimden sonra da teslim etmek istemiyor. Partisinde ve kendisinde kalmasını istiyor. Bu nedenle CHP’deki değişimi de bizzat oradan istifa edip oranın başına geçmek değil bir kadro hareketiyle beraber ama onun öncülüğünde yapmak istiyor olabilirler. Böyle bir senaryo da olabilir. Çünkü aksi takdirde İstanbul kalesini boşaltmış olacak onu da hiç istemiyor.”
