Sevilay ÇOBAN
Sigorta sektörü, bireyler ve şirketler için finansal güvence için “şemsiye” görevi üstleniyor. Yapılan sigortanın gerçekten koruyucu olabilmesi için poliçe kapsamı kadar, sigorta bedelinin doğru hesaplanması da bu konuda son derece önemli. Eksik veya hatalı hesaplanan bir sigorta bedeli, hem müşteriler hem de sigorta şirketleri için ciddi mali ve hukuki sorunlara, olası bir hasar durumunda da olumsuzluklara yol açabiliyor.
Sigorta bedelinin, bir varlığın sigorta poliçesi kapsamında korunması için belirlenen değer olduğunu belirten Sigorta Brokerleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Reasürans ve Dış İşler Komitesi Başkanı Ebru Yüksekbilgili, bu bedelin gerçek değerine uygun şekilde hesaplanmasının hayati önem taşıdığını vurguluyor. Yüksekbilgili, sigorta bedelinin doğru hesaplanmasının temel kriterlerini şöyle anlatıyor:
İkame oranları sigortalıya anlatılmalı
“Öncelikle gerçek değer tespiti yapılmalı. Sigorta bedeli belirlenirken, yerine koyma, yenileme maliyetleri ve enflasyon oranları dikkate alınmalıdır. Poliçede alınabilecek ikame oranlarının sigortalıya belirtilmesi hasar esnasında hesaplamaların sigortalı tarafından daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Genellikle de eski yapı ve makinelerde karşımıza çıkan bu tür durumların önüne geçmek adına bedel beyanı öncesinde ilgili ayrımın anlaşılması gerekmektedir.
Yeni inşa ve makinelerin yerine koyma bedelleri geçtiğimiz yıllarda artan bir ivmeyle yükselmektedir. Öte yandan özel şart ile eksik sigorta koruma oranlarının da poliçede belirtilmesi önemlidir. Yeni yatırımlarla ilgili bir planlama varsa duruma uygun özel şartların eklenmesi de hasar esnasında sigortalıyı belirli bir süre için koruyacaktır. Poliçe kurgusunda farklılık gösteren rayiç/ yeni ikame prensipleri göz önünde bulundurulmalıdır.”
Eksper raporları ve piyasa analizlerinin de önemine değinen Yüksekbilgili, “Sigorta şirketleri, bağımsız eksperler ve piyasa analizlerine dayalı verileri kullanarak daha isabetli sigorta bedeli hesaplanmasına yardımcı olur. Özellikle büyük bedellere sahip işletmelerin gerek yapı gerekse makine çeşitliliği dolayısıyla poliçeye paralel mutabakatı değer çalışması yapılarak talep-beyan bedel uyumsuzluğunu önüne geçilmeye çalışılmalıdır. Risk faktörlerinin göz önüne alınması da diğer
kritik nokta. Doğal afet riski, konum, bina yaşı, güvenlik önlemleri gibi faktörler sigorta poliçesinin tüm yapısını etkileyen unsurlardır” dedi.
Yüksekbilgili, müşteri bilgilendirmesine de dikkati çekerek, şöyle konuştu: “Müşterilerin sigorta bedelinin nasıl belirlendiğini anlaması, şeffaflık açısından önemlidir. Sigorta şirketleri, poliçe sahiplerini düzenli olarak bilgilendirmeli ve gerektiğinde güncelleme yapmalıdır. Bu konuda sigortalının bir broker aracılığı ile yönlendirme ve bilgilendirme alması da yerinde olacaktır.”
Yanlış hesaplanan sigorta bedelinin riskleri
Yanlış hesaplanan sigorta bedelinin riskleri konusunda da bilgi veren Yüksekbilgili, “Bunların başında eksik sigorta geliyor. Eğer sigorta bedeli, varlığın gerçek değerinin altında belirlenirse, sigortalı kişi veya kurum, olası bir hasar durumunda tam tazminat alamaz. Örneğin, 2 milyon TL değerinde bir konutun sigorta bedelinin 1 milyon TL olarak belirlenmesi durumunda, sigorta şirketi hasarı tam karşılamaz. Diğeri ise aşkın sigorta, yani sigorta bedeli, gerçek değerinin üzerinde belirlenirse, müşteri gereğinden fazla prim öder. Ancak fazla sigorta bedeli belirlenmesi, hasar anında ekstra ödeme alınacağı anlamına gelmez” diye konuştu.
Sigorta şirketleri itibar kaybedebilir
Sigorta bedelinin şeffaf, adil ve doğru hesaplanmasının sektörde müşteri, aracı ve sigorta şirketi arasındaki güveni artıracağının altını çizen Yüksekbilgili, “Yanlış fiyatlandırmalar müşteri memnuniyetsizliğine ve sigorta şirketlerinin itibar kaybına neden olabilir. Sigorta yaptıran herkesin aracı ya da sigorta şirketlerinin poliçelerdeki sigorta bedelinin nasıl hesaplandığını bilmesi ve gerektiğinde doğru rakamlarla güncellenmesini sağlaması, hem sigortalıyı hem de sigorta şirketini koruyacaktır. Sonuç olarak, sigorta bedelinin doğru hesaplanması, mevzuata uygunluk, güncel piyasa verilerinin kullanımı ve reasürans stratejilerinin etkin bir şekilde uygulanmasıyla mümkündür. Bu süreçler, hem sigortalıların tam koruma sağlamasını hem de sigorta şirketlerinin finansal sürdürülebilirliğini destekler” ifadelerini kullandı.