Cosentino Group 2050 hedeflerine şimdiden hazır

Başak Nur GÖKÇAM

Tasarım ve mimarlık dünyası için sürdürülebilir, yenilikçi ve yüksek değerli yüzeyler üreten Cosentino Group, çevresel iyileştirme alanlarındaki yatırımlarını büyütecek.

Geçtiğimiz yıl çevre iyileştirme alanında toplamda 30 milyon euro yatırım yapan şirket, sadece güneş enerjisine şimdiye kadar 18 milyon euro ayırdı. Enerji ihtiyacının yüzde 60’ını solar enerjiyle sağladığının bilgisini veren Cosentino Türkiye Müdürü Alper Şensan, “3 sene içinde yatırımımızı toplamda 50 milyon euroya çıkartarak, enerji ihtiyacının yüzde 80’ini solar enerjiyle sağlamayı hedefliyoruz” dedi.

Cosentino’nun vizyonunda uzun ömürlülüğün ve sürdürülebilirliğin olduğunu belirten Alper Şensan, “Çevresel sürdürülebilirlik konusu bizim ayrıca önem verdiğimiz ve üzerinde durduğumuz bir konu. Fakat biz, şirketin kendi kendini sürdürüyor olmasına da ayrıca önem veriyoruz. Bu nedenle ürünlerimizin hepsini yüksek kalitede, uzun ömürlü ve hatta ‘ömürlük’ denilebilecek düzeyde üretiyoruz.

Tüm bunları yaparken çevreye verdiğimiz zararı da en aza indirmek için özellikle güneş enerjisi alanına yatırım yapıyoruz. Ve ürettiğimiz ürünün arkasında olarak sektörümüzün en uzun süreli garantisi olan ’25 yıllık garanti’ imkanını sunuyoruz. Hatta şöyle bir örnek vereyim, dış cephe için kullanılan siyah renkli ürünlerde yapılan testlere göre renk solması 30-32 yıl sonra yaşanıyor” diye konuştu.

Üretim hacmimiz iki katına çıkacak

 Mutfak tezgâhının haricinde tüm yatay ve dikey kaplama malzemesi seçenekleriyle bir tasarım firması haline geldiklerini belirten Alper Şensan, “Bizim rakiplerimiz genelde yılda 500 bin ila 700 bin metrekare arası taş üretir. Biz ise şu an 14 milyon metrekare taş üretiyoruz. Ve bu sadece İspanya’daki fabrikamızın rakamı. Geçen yıl ABD’de de 1 milyon metrekare arazi alındı. Oraya da bir bu kadar daha tesis kurulacak.

Yani üretim hacmimiz, iki katının üzerine çıkarken, diğer taraftan da İspanya’daki tesisimizi büyüteceğiz.” dedi. Satış mağazalarının Ankara, İzmir ve İstanbul’da olduğunu belirten Şensan şöyle devam etti: “Şimdi de bu illerimizde birer showroom açacağız. Hatta buna bu yıl İstanbul ile başlıyoruz. Gelecek yıllarda da ürünlerimizi Ankara ve İzmir’de gösterime çıkaracağız.”

Sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda 2032’ye kadar şirketlerini kendini yenilemek için harcayacağı toplam miktarın 9.3 trilyon dolar olduğunu belirten Cosentino Türkiye Müdürü Alper Şensan, “Bunun büyük bir kısmı suyun devir daimi, yeşil enerji ve karbon salımını sıfırlıyor olması yönünde. Yani şirketlerin önünde böyle bir süreç var. Cosentino ise bu sürece bugünden hazır. Yani karbon nötr bir şirketiz. Mesela 5 milyonluk bir şehrin günlük su ihtiyacı kadar suyu, devir daim ederek yüzde 99.9 oranında tekrar kullanıyoruz. Tabii bize işimiz gereği taze su da gerekiyor.

Bunun için de fabrikaya 4 km ötedeki kasabanın kanalizasyon sistemini kendimize bağladık. Oradaki evsel atıkları alarak, tesisimizde arıtıyor ve tekrar kullanıyoruz” dedi. HybriQ+ teknolojisi gibi sürdürülebilir ürünlerin geliştirilmesi için çalıştıklarının altını çizen Şensan, “Arazimin geniş bir kısmında da solar çiftliği bulunuyor. 2.5 milyon metrekareye yakın çatımız var. Şu an bu çatıların üzerine güneş paneli kuruluyor. Hedefimiz 2026’da yüzde 80 güneş enerjisiyle üretim yapmak” şeklinde konuştu.

Üretimden artan çamurlar, devasa çukurlarda saklanıyor

Ham madde olarak doğal kuvarsın yanı sıra birçok doğal element kullandıklarının bilgisini veren Alper Şensan, “Bizim işimiz hamur yapmak. O yüzden su ve çamur bizim işimizin bir parçası. Bu nedenle üretimden artan çamurumsu malzemenin nasıl değerlendirilebileceği üzerine de çalışıyoruz. Çünkü üretim esnasında günde 50-55 tır malzeme çıkıyor. Böyle olunca da çok yüksek miktarlarda işe yaramayan tortu, çamur kalıyor.

Bununla ilgili İspanya’daki birkaç üniversiteyle çalışmalar yürüttük. Şu an tarım sektöründe kullanabilme yönünde bazı iyi adımlar atıldı. Mesela Dekton markamızdan çıkan çamuru toprağın üzerine serpiştirdiklerinde, bitkilerin su ihtiyacının azaldığı ve toprağı nemli tuttuğu görüldü. Ama elimizde net bir bilgi olmadığı için şu an için ne yapacağımızı bulana kadar açtığımız devasa çukurlarda, toprakla-yeraltı suyuyla temas etmeyecek şekilde saklıyoruz” dedi.

Kaynak URL