Dayanıklılığı ön plana alan 6,8,12 ve 24 saat süren yarışların yapıldığı şampiyonada Pitlane Endurance-JP3 takımında Superstock sınıfında mücadele eden Pak, Fransa’daki Le Mans Pisti’nde 5’inci, Belçika’daki Spa-Francorchamps Pisti’nde 6’ncı, Fransa’nın Marsilya kentindeki Paul Ricard Pisti’nde ise 3. oldu.
Takım arkadaşlarıyla birlikte genel klasmanda dünya 4’üncüsü olan Pak, yeni sezonda bir fabrika takımına dahil olmayı hedefliyor.
Sezonu değerlendiren Asrın Rodi Pak, dayanıklılığı ön plana alan bir şampiyonada yarıştığını, yarışların 24 saat sürdüğünü belirterek dünya üçüncüsü olduğu Marsilya’daki yarışın kendisi için unutulmaz olduğunu söyledi.
“Bizim için inanılmaz bir sonuçtu. Çok ciddi bir şampiyona ve podyuma çıkmak gerçekten çok zor. Bu pistte motorun arıza yapmaması da kolay değil çünkü 1,8 kilometre arka düzlük var ve o düzlüğe saatte 200 kilometrenin üzerinde bir hızla çıkıyoruz. Bizim kategorinin motorları saatte 330-340 kilometreleri görüyor. 24 saat boyunca o hızlar motor için de pilotlar için de kolay değil. Bütün takım birbirimize bakarak ağladık.”
EWC’de kalıcı olma planı
Pak, Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda yarışmayı sürdürmek istediğini, fabrika takımlarına dahil olmak üzere görüşmeler yaptıklarını ifade etti.
“Arkanızda motor üreticisinin desteği olduğu zaman pilotlar ve takım bütçeleri açısından her şey bambaşka oluyor. Fabrika takımına geçebilirsem benim için çok güzel bir sezon olur.”
Pak, şampiyonada yarışan ilk Türk sporcu olmakla gurur duyduğunu anlattı.
“24 saat yarışan ilk ve tek Türk sporcuyum şimdiye kadar. Bambaşka bir kategori, gerçekten çok zor. 24 saat içinde yaklaşık 3 bin 500, 4 bin kilometre yarışıyorsunuz. Motosiklet saat başı 7-8 saniye duruyor, o da benzin dolarken. Gerçekten farklı bir branş. Podyumun şöyle bir sıkıntısı var, beklentileri hep yükseltiyor. Bir yerden sonra da insanlar alışıyor. Yine üçüncü mü, ikinci mi oldun diyorlar ama bizim EWC’de gerçekten kolay değil. Başka dallarda da zor fakat bizde hem motor dayanacak hem takım dayanacak.”
