Müjde DEMİR
Son günlerde gündemde önemli bir yer tutan pestisit analizleri, yüksek maliyetleri nedeniyle ihracatçıyı zorluyor. İhracatçıların yüksek pestisit analiz ücretleri nedeniyle rekabet gücünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldığını söyleyen Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) yetkilileri, analiz maliyetlerinin serbest bırakılmasını ve bürokratik süreçlerin kolaylaştırılmasını talep ediyor. Devlet destekli laboratuvarların artırılması ve analiz süreçlerinin dijital platformlar üzerinden hızlandırılması gibi çözümler, ihracatçıların beklentileri arasında yer alıyor.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, ihracatçıların rekabet gücünü olumsuz etkileyen pestisit analiz ücretlerinin serbest bırakılması gerektiğini belirtti. Çukurova Bölgesi’nde bahçelerin küçük olması nedeniyle bir TIR’a çok sayıda ürün yüklendiğini, bu nedenle her sevkiyat için defalarca analiz yaptırmak zorunda kalındığını vurgulayan Çakır, yüksek analiz maliyetlerinin ihracatçıları zor durumda bıraktığını ifade etti.
Özel laboratuvarların belirli bir taban fiyat uygulaması talebine karşı çıkan Çakır, serbest piyasa ekonomisi içinde bu tür bir düzenlemenin rekabet koşullarına uygun olmadığını söyledi. Analiz ücretlerindeki yüksek maliyetlerin, ihracatın durma noktasına gelmesine neden olabileceğini kaydeden Çakır, bu durumun devam etmesi hâlinde firmaların ihracatçı birlikleri bünyesinde kendi laboratuvarlarını açma yoluna gidebileceğini dile getirdi. Çakır, “Pestisit analiz ücretleri serbest bırakılmalı, aksi takdirde ihracatçımız daha büyük sıkıntılarla karşılaşacak” dedi.
“Çözüm şart, aksi halde üretim de tehlikeye girer”
MTSO Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Ticareti Komite Başkanı Hasan Bulduk, küçük ve orta ölçekli firmaların prosedürler nedeniyle büyümekte zorlandığını, hatta ihracattan çekilme riskiyle karşı karşıya kaldığını aktardı. Bulduk, “Eğer bu süreç böyle devam ederse, sadece narenciye değil, diğer tarım ürünleri de uluslararası piyasada rekabet etmekte zorlanacak. Bunun sonucu olarak, ihracatta daralma ve üretimde azalma yaşanabilir. Dolayısıyla, devlet destekli laboratuvarların kapasitesinin artırılması ve analiz süreçlerinin daha sistemli hâle getirilmesi önemli bir çözüm olabilir” diye konuştu.
Pestisit analizi, ihracatçılar için vazgeçilmez bir uygulama
Gıda güvenliği ve uluslararası standartlara uyumun kritik önem taşıdığını vurgulayarak, pestisit analizlerinin ihracatta vazgeçilmez bir uygulama olduğunu belirten Hasan Bulduk, ancak yüksek analiz maliyetlerinin ihracatçılar üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğunu, bu durumun Türkiye’nin rekabet gücünü olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti. Bulduk, yalnızca narenciyede değil, diğer tarım ürünlerinin de uluslararası piyasalarda rekabet edebilmesi için analiz süreçlerinin daha verimli hâle getirilmesi gerektiğini belirtti.
Aksi takdirde, ihracatta daralma, üretimde azalma ve dış tedarikçilere daha fazla bağımlılık gibi olumsuz sonuçlarla karşılaşılabileceğini ifade etti. Sektördeki tüm paydaşların bir araya gelerek ortak çözümler üretmesi gerektiğini vurgulayan Bulduk, firmaların desteklenmesi ve ihracat süreçlerinin daha sürdürülebilir hâle getirilmesi gerektiğini söyledi. Pestisit analiz maliyetlerine ilişkin düzenlemelerin yapılmaması hâlinde, Türkiye’nin tarım ihracatında ciddi kayıplarla karşılaşabileceğine dikkat çekti.
“Narenciye Türkiye için stratejik”
Hasan Bulduk, narenciye ihracatının Türkiye için stratejik bir öneme sahip olduğunu belirterek, mevcut analiz ücretlerinin sektör için büyük bir yük oluşturduğunu dile getirdi. Bulgaristan sınır kapısında talep edilen 800 Euro’ya varan analiz ücretleri nedeniyle rekabet gücünün zayıfladığını söyledi.