ANKARA – DÜNYA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin yol haritası olarak tanımladığı 2008-2012 eylem planını açıkladı. Rekabet, üretim ve fiyat istikrarı açısından yeni bir sıçrama dönemine girildiğini belirten Erdoğan, düzenlediği basın toplantısında eylem planının ve hükümetin temel ekseninin “sosyal restorasyon” olduğunu söyledi.
İşverenin SSK prim yüklerinin 5 puan indirilmesine yönelik uygulamanın bu yıl yapılacağını belirten Erdoğan, doğrudan gelir desteği uygulamasının kaldırılarak, artık ürüne destek verileceğini açıkladı. Erdoğan, başta Merkez Bankası olmak üzere tüm kamu bankalarının merkezlerinin İstanbul’a taşınacağını bildirdi.
Erdoğan, ilk hükümet döneminde sağladıkları iyileştirmeleri özetleyerek başladığı konuşmasında, ekonominin 23 çeyrektir büyüdüğünü, faizlerin yüzde 15’li seviyelere geldiğini, enflasyonun tek haneye indirildiğini hatırlattı. Sosyal tedbirlerin “pansuman” niteliği olmadan, kalıcı iyileştirmeleri hedef aldığını kaydeden Erdoğan, rekabet, üretim ve fiyat istikrarı açısından “Yeni bir sıçrama dönemine girmiş bulunuyoruz” dedi. Türkiye ile gelişmiş ekonomiler arasında makasın daraldığını hatırlatan Erdoğan, 5 yıllık ekonomik hedeflerin temel eksenini şöyle açıkladı:
“Ekonominin temel hedefi insanların refah ve mutluluğunu arttırmak olacaktır. Sosyal refahtaki artışın kalıcı bir şekilde devamı ise insan kaynağının iyi eğitilmesi başta olmak üzere temel hizmetlerin adil ve etkin sunumu ile sağlanabilir. Bu çerçevede, okullaşma oranı ilköğretimde yüzde 100, ortaöğretimde yüzde 90 olacak, araştırma geliştirmeye ayrılan kaynak milli gelirin yüzde 2’si olacak, herkesi kapsayan genel sağlık sigortası sistemi kurulacak, istihdam artırılacak, fiyat istikrarı sağlanacak, nominal faizler tek haneye indirilecek, kamu borcunun milli gelire oranı yüzde 40’ların altına çekilecektir.”
Erdoğan, bütün illere üniversite kurulması projesi kapsamında 9 ile daha 2008 yılı içinde üniversite kurma kararını çıkartarak çalışmanın tamamla- nacağını kaydetti.
“AB’ye tam üyelik öncelikli konu”
Başbakan Erdoğan, demokratikleşme ve ekonomik istikrarın birlikte değerlendirildiğini vurgulayarak, bu çerçevedeki en öncelikli konulardan birinin AB’ye tam üyelik hedefi olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı’nın da güçlü biçimde AB çalışmalarına destek verdiğini kaydeden Erdoğan, “Fasılların açılıp açıkladığına bakılmaksızın AB müktesebatına uyum ve kurumsal yapılanma çalışmalarının tamamlanması devam edecektir” diye konuştu.
İşte eylem planının temel başlıkları
Toplam 145 faaliyetin öngörüldüğü eylem planının temel başlıkları şöyle:
■ Demokrasi ve hukuk devleti: Yeni anayasa hazırlanacak, temel hak ve özgürlükler ile sivil toplum güçlendirilecek. Adalet ve yargı hizmetleri iyileştirilecek.;
■ Ekonomi: Mali disiplin sürdürülecek, yapısal reformlar devam edecek, vergi mevzuatı basitleştirilecek, özelleştirmeler sürecek. Dalgalı kur rejimi ve fiyat istikrarının sağlanması ile enflasyonla mücadele devam edecek.
■ Sosyal yapının güçlendirilmesi: Mesleki ve teknik eğitim etkinleştirilecek, yükseköğretim kurumları yeniden yapılandırılarak mali çeşitleme sağlanacak, sağlıkta dönüşüm programı devam edecek.
■ İstihdam: Bürokrasi azaltılacak, zorunlu istihdam yükümlülükleri azaltılacak, aktif işgücü programları desteklenecek.
■ Yapısal dönüşüm yönetimi: Doğrudan gelir desteği kaldırılarak yerine ürün desteği getirilecek, KOBI ve esnaf sanatkarlar desteklenecek, yerli savunma sanayii ile gemi inşa sanayii desteklenecek. Mahalli idareler güçlendirilecek.
■ Rekabet gücü: Teknoloji ve AR-GE faaliyetleri desteklenecek. Bilişim vadisi kurulacak, lojistik merkezleri, özel sektörün altyapı hizmetlerine katılımı, bölünmüş yollarda 15 bin kilometreleri tamamlanacak. Fikri hakların korunması sağlanacak.
Ekonomiye ilişkin bazı başlıklar
■ Para politikalarının temel önceliği fiyat istikrarı almaya devam edecek.
■ Enflasyon hedeflemesi rejimi ve dalgalı kur sürdürülecek.
■ Mali disiplin ve yapısal reformlar devam edecek.
■ Vergi mevzuatı sadeleştirilecek.
■ İşlem vergileri kademeleri olarak düşürülecek.
■ Özelleştirme devam edecek
■ Kayıtdışıyla mücadele devam edecek.
■ YTL’den yeni ibaresi kaldırılacak.
■ Esnek istihdam biçimleri artırılacak.
■ Genel sağlık sigortası sistemi uygulamaya konulacak.
■ Çalışma hayatındaki bürokratik formaliteler basitleştirilecek
■ İşverenin zorunlu özürlü istihdamında SSK işveren prim tutarı Hazine’den karşılanacak. Faiz destekli tarımsal kredilerin kullanımı yaygınlaştırılacak
■ Arz açığı olan tarımsal ürünlere yönlendirme teşviki uygulanacak
■ Yerli savunma sanayii çağdaş yöntemlerle geliştirilecek.
■ Yerel yönetimlerin finansman imkanları kuvvetlendirilecek
■ Tek kart uygulaması gerçekleştirilecek.
■ Kamu hizmetleri elektronik ortamda sunulacak.
■ TOKİ 360 bin konut yapacak.
■ Yatırım kredisi faiz desteği sağlanarak, AR-GE yapan KOBİ sayısı artacak.
■ Elektronik haberleşme vergi yükü aşamalı olarak azaltılacak.
■ Telekomünikasyondaki serbestleşme hızlandırılacak.
■ Marmaray projesi tamamlanacak.
■ Doğalgaz ana iletim şebekeleri tamamlanacak.
■ Enerji kaynaklarındaki ithalata bağımlılık azaltılacak.
■ Nükleer enerji üretim kaynakları arasına dahil edilecek.
■ Elektrik üretim ve dağıtımında özel sektörün katılımı arttırılacak.
■ Avrupa’ya gaz dağıtımında Türkiye etkin rol alacak.
■ Ceyhan uluslararası enerji piyasasında merkez olacak.
■ Şirket kurma-kapatma maliyetleri düşürülecek.
■ Komşu ülkeler ile ekonomik ilişkiler güçlendirilecek.
Dünya Gazetesi – 2006
Tansu Çiller Yılmaz’a yüklendi
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, grupta yaptığı konuşmada, “Yılmaz, Kalemi’ye yargısız infaz yapıldı demiş. Bu ülkede yargısız infaz yaratan, bunu bir siyaset tarzı haline getiren, şeref ve haysiyet cellatlığı yapan kişi, kendi şerefsizliğini tescil ettirmiştir. Bu iktidar anlayışı çetenin ta kendisidir” dedi.
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada millet dışında kimsenin önünde başeğmeyeceklerini ancak, hiçbir yanlışın kan davasında olmayacaklarını söyledi. 55. hükümeti, “siyasi aşiretleşme” ile suçlayan Çiller, “Bu bir yaşam tarzı haline dönüştürülmüştür. Devlete, yasalara, siyasi ahlaka karşı sorumsuzdurlar. Tahrikçilikle geldiler, tahrikçilikle yollarına devam ediyorlar” dedi.
Meclis Genel Kurul Salonu’nun inşaatıyla ilgili olarak ortaya atılan iddiaları da değerlendiren Çiller, kamu vicdanının projektörlerinin ANAP’ın yolsuzluklarının üzerine çevrildiğini söyledi.
“Ne vardı o güzelim Meclis salonunda?” diye soran Çiller, eski salona elektronik ilaveler yapılarak amaca ulaşılmış olunacak yerde, tüyü bitmemiş yetimin hakkının yendiğini savundu. Çiller, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yılmaz, (Kalemli’ye yargısız infaz yapıldı) demiş. Bu ülkede yargısız infazı yaratan kişi, bu bir siyaset tarzı haline getiren kişi, siyasette komplo kurmak haline getiren kişi, (elimde bilgi, belge ve kaset var) diyerek şeref ve haysiyet cellatlığı yapan kişi, kendisinin şerefsizliğini tescil ettirmiştir…Bu işin muhatabı tek başına Kalemli değildir. Yılmaz’a sormak gerekir. Kalemli’yi Meclis Başkanlığı’na tekrar aday yapan, seçilmesi için lobicilik yapan kendisi değil midir? Neyin telaşındaydı, neyin korkusundaydı. Kalemli konusunda gösterdiği duyarlılığı, noter tasdikli ihale yolsuzluğunda niye göstermedi? Yaşar Topçu’ya gösterdiği hamiliği niye göstermedi? Yoksa havuz müteahhitleriyle pazarlığı kendisi mi yaptı?”
Enerji peşkeşi…
Çiller, Meclis’in tadilatı ihalesinde hangi yöntem kullanıldıysa, karayollarında, hastane ve okul inşaatlarında da aynı yöntemin kullanıldığını ileri sürdü. Enerji ihalelerinin kartelci medyaya 14 milyar dolar yerine 2.5 milyar dolara peşkeş çekildiğini iddia eden Çiller, “Şimdi size soruyorum. Devlette çete mi arıyorsunuz?…Şimdi söylüyorum. Devlette çete var. Bu iktidar anlayışı, çetenin ta kendisidir…Bacanaklara, kayınbiraderlere, partili şirketlere peşkeş çekilen bir Türkiye, milletin hak ve hukukunun peşkeş çekildiği bir ülke. Bunu Türkiye hak etmemiştir” diye konuştu.
Hükümeti “Bremen Mızıkacıları”na benzeten Çiller, “Hükümetin, istikrar programları konusunda karar veremediğini, bazı yasa tasarılarını kamuoyuna açıklayıp daha sonra bunlardan vaçgeçtiğini” söyledi.
Dünya Gazetesi – 1998