Dünya Ekonomik Forumu’nun 2024 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu, küresel cinsiyet eşitliği için daha kat edilmesi gereken çok uzun bir yol olduğunu gözler önüne seriyor.

Türkiye’nin özellikle ekonomik katılım ve siyasi temsiliyet açısından kadın-erkek eşitliğinin endişe verici seviyede olduğunu belirten raporda, 146 ülke arasında 127. sırada yer alıyoruz.

Kadınların yönetici olma oranı: Yüzde 31.7

Küresel ölçekte de cinsiyet eşitliği oranı yüzde 68.5 seviyesinde. Kadınların iş gücüne katılımı yüzde 65.7 seviyesine yükselmiş olsa da, yönetici ve üst düzey pozisyonlardaki kadın oranı halen yüzde 31.7 seviyesinde. Bu veriler, kadınların iş hayatındaki temsiliyetinin hem Türkiye’de hem de dünyada büyük ölçüde sınırlı kaldığını ve ilerlemenin beklenenden çok daha yavaş gerçekleştiğini ortaya koyuyor.

Kadın yoğun sektörlerde düşük maaşlar dikkat çekiyor

Cinsiyet eşitliğiyle ilgili yine raporda yer alan bir diğer çarpıcı veri, kadınların ağırlıklı olduğu sektörlerde maaşların daha düşük olmasıdır. Eğitim, sağlık, hizmet ve sosyal bilimler gibi alanlarda kadınlar çoğunluğu oluştururken, bu sektörlerdeki maaş seviyeleri erkeklerin ağırlıklı olduğu mühendislik, finans ve teknoloji gibi yüksek gelirli sektörlere kıyasla ortalama yüzde 20-30 daha düşük. Diğer yandan, kadınların STEM (bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik) alanlarında temsil oranı yalnızca yüzde 28.2 seviyesinde kalıyor.

Jilda Bal: “Cinsiyet eşitliği stratejik bir ekonomik gereklilik”

Cinsiyet eşitliğinin ekonomik ve toplumsal refahın temel taşı olduğunu vurgulayan Gilda&Partners’ın kurucusu Jilda Bal, “Kadınlar iş gücüne dahil oldukça, şirketler daha kârlı hale geliyor, yenilikçi çözümler üretme kapasiteleri artıyor ve toplumlar daha refah içinde yaşıyor” dedi ve ekledi:

“Eşit ücret politikalarının uygulanması, kapsayıcı işe alım süreçlerinin benimsenmesi ve kadınların liderlik pozisyonlarında daha fazla yer alması için somut adımlar atılmadıkça, ekonomik fırsat eşitsizlikleri devam edecek.” 

Kaynak URL