Mustafapaşa’da nereleri gezelim?

Kapadokya’nın kalbinde yer alan Mustafapaşa (Sinasos), bugün hala gezilebilen kilise, konak, medrese ve camileriyle farklı dinlerden insanların yüzlerce yıl barış ve huzur içinde yaşayıp görkemli yerleşimler yaratan ortak bir kültür oluşturmasının somut bir örneği. Rumların “çöldeki vaha, ummandaki ada, karanlıktaki yıldız ve Küçük Asya’daki Atina”; Türklerin ise “Küçük İstanbul” dediği Mustafapaşa, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) tarafından dünyanın en iyi kırsal turizm köylerinden biri olarak ilan edildi. İşte köyün gezilip görülebilecek kimi yerleri:

Lulas Mahallesi

Köyün belleğini, kaleme aldığı el yazmalarına aktaran Serafim Rizos’a göre “parlak, göz kamaştıran” anlamına gelen ve Lulas ismiyle anılan mahallenin Sinasos’un en güzel mahallesi olduğu söylenir. Lulas sakinlerinin çoğu havyarcı, usta, ustabaşı ve kocabaşıymış.

Serafim Konağı

1853’e tarihli olan konak, köyle ilgili bilgi sahibi olmamızı sağlayan Serafim Rizos’un dedesi tarafından yaptırılmış. Konağın orijinal giriş kapısı üzerindeki kitabede şöyle yazıyor: “İnsanoğlu, eğer dostsan hoş geldin. Düşman ve kötü niyetliysen bu kapıdan uzak dur. Bugün benimdir, yarın başkasının olacaktır ve hiçbir zaman hiç kimseye ait olmayacaktır, 1853”.

Old Greek House

Asmalı Konak dizisinin ilk çekildiği konak olan yapı, 1876’da Yarha Vasil isimli Rum tarafından yaptırılmış. Konaktaki duvar resimleri arasında en dikkat çekeni, Pierre Auguste Cot’un “Springtime” (1873) adlı eseri model alınarak yapılmış resim.

KÜN Enstitü Konağı

Orijinalinde birbirinden bağımsız olarak yapılan iki konak günümüzde KÜN Enstitü Binası olarak işlev görüyor. Zemindeki odalardan bazıları kagir, bazıları ise kaya oyma. Üçgen alınlıklı kapıdan girilerek üst kata çıkıldığında ilginç bir duvar resmiyle karşılaşılıyor: Üzerinde gelinlik ile çeşme başında oturan genç bir kadının yanı başında Eros figürü bulunuyor.

Beyaz Konak

1880 civarı Çoka isimli bir Rum tarafından yaptırılan konak, dış cephe renginden dolayı köy halkınca “beyaz konak” olarak tanınıyor.

Cankut Bagana Binası

1900’e tarihli yapı İstanbul’da önemli bir havyar tüccarı olan Andonis Poligenidis tarafından yaptırılmış.

Mehmet Şakir Paşa Medresesi

Mustafapaşa’nın en görkemli Osmanlı eseri olan yapı, kitabesine göre 1899’da Mısırlı Mehmet Şakir Paşa tarafından yaptırılmış. Sonraları konak, askeri birlik ve halı mağazası gibi birçok işleve ev sahipliği yapan medrese, günümüzde Kapadokya Üniversitesinin eğitim binalarından biri olarak işlev görüyor.

Topakoğlu Konağı

19. yüzyılda Rum Papa Danil’in yaptırdığı rivayet edilen konak, Kapadokya’da döneme ait konut dokusunu çok iyi yansıtıyor. Konağın içindeki duvar resimleri ise, üslup ve içerik açısından özel bir yere sahip.

Haralambos Sultanidis Konağı / İdari Bina

1892’de Haralambos Sultanidis tarafından yaptırılan konak mimari tasarımı ve içerisindeki bezemelerle Kapadokya’daki en görkemli sivil mimari örneklerinden biri. Konak, 2005’ten beri KÜN İdari Binası olarak kullanılıyor. Konağa girişte köyün en meşhur ressamlarından Kostis Meletiadis’in yaptığı “Rus Prensi’ne Suikast” konulu ilginç duvar resmi görülebiliyor.

Kaynak URL