Rusya'nın Ukrayna'ya müdahalesi Baltıkları da etkiledi

<!–

–>

Tarafsız ülkeler olan Finlandiya ve İsveç’te NATO üyeliği tartışılmaya başladı. Her iki ülke de Ukrayna’ya fiili askeri destekte bulundu. Peki Baltıklar neden önemli? Kriz Baltıklar’a sıçrar mı? Detaylar haberimizde…

Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısı dünyayı alarma geçirdi. Gözler Karadeniz’e çevrildi. Ancak krizin ağır biçimde hissedildiği bir başka saha daha bulunuyor; Baltıklar.

“Baltık, Ruslar için önemli bir yaşam alanı”

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kutay Karaca, “Ruslar için yalnızca tarihsel bir önemi yok. Baltık, Ruslar için bir yaşam alanı. Bir açılım alanı. Hele hele kutupların bugünlerde çok daha Artikin konuşulduğu bir süreçte Ruslar Kaleningradla beraber Baltığı bir şekilde Avrupa’dan bölme stratejilerine devam ediyorlar.” dedi.

Baltık Denizi, Rusya’nın yanısıra, Finlandiya ve İsveç ile NATO üyeleri olan Estonya, Letonya, Litvanya ve Polonya ile çevrili. Başkent Moskova’ya ise Karadeniz’den neredeyse iki kat daha yakın. Hem Avrupa’ya açılan en önemli deniz limanı, hem de enerji nakil hatlarının merkezi.

“Baltık Denizi kıyılarında yeni bir başkent kurmaya yöneldiler”

Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan da, “Bir tarafında Kuzey Buz Denizi, adından da anlaşılacağı gibi buzlarla çevrili. Güneyinde Karadeniz ve Karadeniz’de o dönemde Osmanlı Devleti Boğazları kontrol ettiği için Akdeniz’e çıkışı son derece zor. Böyle olduğu için Çar Büyük Pedro zamanında Baltık Denizi kıyılarında yeni bir başkent kurmaya yöneldiler. Bugünkü St.Petersburg’u kurdu.” ifadelerini kullandı.

Baltık Denizi SSCB’nin dağılmasına kadar tamamen Varşova Paktı’nın etki alanı içerisinde yer aldı. Kıyıdaşları ise dağılmanın ardından, yaklaşık 9 yıl boyunca tarafsızlıklarını korudular. 

Bölgede tarafsızlık sona erdi

Önce 1999 yılında Polonya, ardından ise, 2004 yılında Estonya, Letonya ve Litvanya NATO üyesi oldu. Ardından ardı ardına AB üyelikleri geldi. Bölgede tarafsızlık sona erdi. Rusya’nın kendi arka bahçesi olarak konumlandırdığı bu bölge tamamen batı bloğuna dahil oldu.

Rusya Ukrayna’ya yönelik harekatında bölgedeki Rus nüfusunu gerekçe gösterdi. Bu durum, özellikle nüfusunun dörtte biri Rus kökenlilerden oluşan ve Rusça konuşan Estonya ve Letonya’da kaygıya neden oldu.

“Estonya ve Letonya’da nüfusun dörtte birini Ruslar oluşturuyor”

Estonya ve Letonya’da nüfusun yüzde 25’inin Rus olduğunu söyleyen Karaca, şunları kaydetti;

“Her dört kişiden birisi Rus. Estonya’da örneğin bir kısmı Letonya’da da oldu. Soğuk savaş sonrası oradaki Ruslar yerel bir dil kullanmayı reddettiği için vatandaşlık vermediler. Şimdi o Rusların bir çok kısmı çifte pasaport istiyor. Şimdi Estonya ve Letonya’daki o halkları o Rusya yanlısı partiler vasıtasıyla iç politika bir şekilde şekillendirmek istiyor rusya.”

Finlandiya ve İsveç Baltık denizinin NATO üyesi olmayan iki ülkesi. Bu ülkeler savaşın başlamasının ardından toplanan NATO liderler zirvesinde yer aldı. Rusya ise bu duruma çok sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığından, “İki ülkenin NATO’ya katılımı yanıt vermemizi gerektirecek siyasi askeri sonuçlara yol açacaktır” açıklaması yapıldı.

İsveç NATO üyeliği gibi bir düşüncesinin bulunmadığını açıkladı. Finlandiya ise NATO üyeliği konusunu Parlamento’ya getireceğini duyurdu.

“Rusya söylem bazında bile olsa sert karşılık verecektir”

İsveç ve Finlandiya’nın isterlerse NATO’ya üye olabileceklerini vurgulayan Erkan, “Hele Finlandiya. Çünkü geçmişte de Rusya’nın bir parçasıyda. 1919’da bağımsız olabildi. O tarihten bu tarihe de hep bir Rusya tehdidi hissetmişti Finlandiya. Şüphesiz Rusya çok sert karşılık verecektir. Söylem bazında kalacaktır bu çünkü bunlar bağımsız ülkeler Sovyet Cumhuriyetleri Değil.” diye konuştu.

İsveç ve Finlandiya ayrıca Ukrayna’ya saha desteği de sağladı. İki ülke de Rusya’ya hava sahasını kapattı. Kiev yönetimine askeri yardım yapma kararı aldı. Ukrayna’ya hafif silahların, yanı sıra tanksavarlar gönderildi.

“Baltıklar’daki bir kıvılcım büyük bir savaşa sebebiyet verir”

Erkan, sözlerini şöyle sürdürdü; “Yeni bir kıvılcımın Baltıklar’da çıkmasını hayal bile edemiyorum. Çünkü bu hiç önü alınamaz bir şekilde bizi gerçekten de büyük bir savaşa götürür.”

NATO Baltıklar konusunda oldukça proaktif bir politika izliyor. 2004 yılında Estonya, Letonya ve Litvanya’nın üye olmasının ardından, bölgede sürekli tatbikatlar gerçekleştiriliyor. Paktın bir de “Baltık Savunma Planı” bulunuyor. Plan kapsamında Baltık savunma güçlerinin desteklenmesi var. Ayrıca plan daha büyük miktarda sürekli NATO savunma gücünün ve hava güçlerinin bu ülkelere konuşlandırılmasını içeriyor.

“Rusların tavrı Baltık ülkelerini Avrupa için de önemli hale getirdi”

Karaca, Rusya’nın dış politika tavırlarının Baltık ülkelerini Avrupa için daha önemli hale getirdiğini belirterek şunları kaydetti;

“Şimdi NATO üyesi ülkeler Estonya, Letonya, Litvay altta Polonya şimdi bunlara çok daha fazlasıyla bir NATO silahı konuşlandırmak şart oldu. İşte son Londra zirvesinde 2019’da çok açık bir şekilde Baltık Projesi kabul edildi ve uygulanıyor.

NATO olası bir çatışmaya karşı bölgeye güç kaydırmaya devam ediyor. ABD, 800 kişilik bir piyade taburunu bölgeye kaydıracağını duyurdu. Ayrıca NATO’nun bölge ülkelerindeki hava gücüne 8 F-35 ve toplam 32 helikopter ile destekleyeceğini de açıkladı. 

Haber: Mahmut Gürer, Fahriye Demirci
Kamera: Edebali Koçdemir
Kurgu: Kaan Alp Atasoy

Kaynak URL