Toplamda 9 bin 400 depremzedeye ev sahipliği yapan yurtlarda depremzedelerin barınma, yemek, giyim başta olmak üzere bütün ihtiyaçları karşılanıyor.
Yurtlara yerleştirilen depremzede vatandaşların her birinin deprem sırasında yaşadıkları anlar ise dinleyenleri derinden etkiliyor.
“10 aylık çocuğum için çok korktum”
Malatya Doğanşehir Polat Köyünde ikamet eden Mustafa Karakılıç, deprem anında ilk akılına 10 aylık çocuğu geldiğini söyleyerek, “Tatilde annemi babamı görmek köye gitmiştim. Her şey çok güzeldi. Gece uyuduk sabaha karşı çok büyük bir sarsıntıyla uyandık. 10 aylık bir çocuğum var onun için çok korktum. Hep birlikte dışarı çıkıp bekledik. Köyde deprem nedeniyle sular bulanık akmaya başladı. Bende çocuğum için çarşıdan su almaya gittim. Suyu alıp yeniden köye döndüm. Annemlerle birlikte eve girdik daha sonra çok şiddetli bir deprem daha oldu. Canımız sağ bir şekilde evden çıkabildik ama köydeki evimiz yıkıldı. Daha sonra Sivas’a geldik. Devletimiz milletimiz var olsun bize burada kapılarını açtılar. En azından çocuğumuzun ve bizim bu kış günü kafamızı sokacak yerimiz ve yemeğimiz var. Allah kimseye böyle bir afet yaşatmasın” dedi.
“Mahşer yeri gibiydi”
Kahramanmaraş Elbistan ikamet eden İrfan Bursalı, ikinci depremde çok fazla yıkımın yaşandığını söyleyerek, “Evimiz 5. Katta gece deprem olduğunda baya bir salladık. O anda çocukları güvenli bir alana aldık. Sallantı bittikten sonra aşağıya indik. Elbistan’da gece yaşanan depremde 4 tane bina yıkılmıştı. Daha sonra öğle saatlerinde olan depremde çok fazla yıkım oldu. İlk depremde evden çıkıp kardeşimin iki katlı oturduğu eve sığındık. İkinci depremde ev yakalandık. Sarsıntıyla birlikte dışarı çıktığımızda evin önün önündeki bina yerle bir oldu. Ortalık toz duman oldu adeta mahşer yeri gibiydi. Allah razı olsun bizi burada çok güzel misafir ettiler. Kalacak sıcak bir yerimiz ve 3 öğün sıcak yemeğimiz var” ifadelerini kullandı.
