Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliği karnesinin çok düşük olduğunu belirten Nur Ger, katıldığı Bloomberg HT yayınında, kadının haklarının savunulmasında en çok sivil toplum örgütlerine güvendiklerini aktardı. Ger, “Siyasete ve iş dünyasına hiç güvenilmiyor, devlete de hiç güvenilmiyor, zaten bu da İstanbul Sözleşmesinden çıkmamızla görüldü” ifadelerini kullandı.
Ülkenin kalkınma ve ekonomik refah için mutlaka bir zihniyet değişiminden geçmesi gerektiğini belirten TÜRKONFED Yönetim Kurulu Üyesi ve Yanındayız Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Nur Ger, Türkiye’nin toplumsal cinsiyet karnesinin çok düşük olduğunu dile getirdi.
Bloomberg HT yayında soruları yanıtlayan Nur Ger, “Biz ancak eşitlikçi olursak gelişebileceğiz. Kalkınmamız ve ekonomik refah için muhakkak bu zihniyet dönüşümünü tamamlamamız lazım. Bunun başı eğitim, daha sonra çalışan kadına teşvikler getirilmeli, mesela çalışma hayatında kadın istihdamını artırmak istiyorsanız, çalışan kadına eğitim veren şirketlere vergi muafiyeti getirin” diye konuştu.
Kadının haklarının savunmasında yine en çok sivil toplum örgütlerine güvendiklerini aktaran Ger, “Siyasete ve iş dünyasına hiç güvenilmiyor, devlete de hiç güvenilmiyor, zaten bu da İstanbul Sözleşmesinden çıkmamızla görüldü” ifadelerini kullandı.
“Depremde kadın örgütleri istiklal savaşı gibiydi”
Depremde kadın örgütlerinin çalışmasının mükemmel olduğunu söyleyen Ger, “Deprem sonrası kadın örgütlerinin çalışması İstiklal Savaşı gibiydi, kadın hareketi hemen bölgeye indi ve devlet ile birlikte çalıştı. Sivil Toplum hareketi 5’inci güçtür” dedi.
Çok uzun zamandır toplumsal cinsiyet eşitsizliğine şahit olduğunun altını çizen Ger, Yanındayız Derneği ile ilgili olarak “Yanındayız Derneği değişik ve özgün bir dernek, dünyada iki-üç tane var Türkiye’de de tek. Bizim Derneğimiz erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği savunucusu olduğu bir Dernek. Çünkü burada bir zihniyet değişimi gerekiyor ve erkeklerin bunu anlayarak bunun toplumsal bir mesele olduğunu ve kendilerinin de zihniyetlerini geliştirerek kadınların yanındayız demeleri önemli” bilgisini aktardı.
“Ataerkil zihniyet sorgulanmalı”
“Ataerkil zihniyetin sorgulanması ve erkekelerin de kadınların yanında durmaları ve destek olmalarının önemini vurguluyoruz” diyen Ger, deprem sonrası da yalnız yardım toplamadıklarını bir ihtiyaç haritası yaparak yol aldıklarını ifade etti.
Dernek kurucusu Mert Fırat ve Evren Bingöl ile ayni ve nakdi olarak pek çok kuruma destek verildiğini belirten Ger, deprem sonrası dernek tarafından yapılanları da şöyle özetledi.
“Biz depremin hemen sonrasında sürdürülebilir ve uzun soluklu projeler yapmak gerektiğini düşünerek “Yanındayız Karavanı” projesini çıkardık. Köylere erişim zor oluyor, burada saha çalışması yaptık ve Oyun Terapileri Derneği ile beraber kadınlara ve çocuklara terapi yapmayı aynı zamanda ihtiyaç ve hijyen setleri, gıda gibi ihtiyaçları köylere ulaştıracağımız bir proje bu.
Gaziantep’te Ticaret Odası da bize destek oldu. Öncelikle en çok ihtiyaç olan köylerden başlayacağız.”
Projenin finansmanın da iki ayaklı olduğunu yine ihtiyaç haritası ile Yanındayız Kumbarası oluşturduklarını ifade eden Ger, herkese bir çağrıda bulunurak her türlü bağışı kabul edeceklerini söyledi.
